Ciao,
Roma’ya gidişimin üzerinden çok baharlar geçirdim, çok günler eskittim. Bu yüzden aklımda neler yemiştim, nereye ne kadar ödemiştim gibi bilgiler kalmadı. Sadece Roma’nın güzelliği var hatırlayabildiğim. Yazıyı yazarken bir daha gitmem gerektiğini fark ettim. O yüzden siz bu yazıyı okurken ben uçak biletlerine bakıyor olacağım muhtemelen.
Kasımda Roma
Eveet, kasımda Roma çok başkadır. Yalan değil. Lakin Roma için en uygun vakit ilkbahar. Çünkü kasım ayı yağmur açısından biraz sıkıntılı bir ay. Ordayken hemen her akşam şiddetli yağmur vardı, gündüzleri de zaman zaman yağıp zaman zaman da açıyordu. Ama yine de Kasım’da Roma, diğer aylara göre çok daha başka.
Nasıl Gittim?
Pegasus Havayolları: Kampanya zamanlarını takip ettiğinizde gerçekten uygun fiyata bilet alabilir, dünyayı gezebilirsiniz.
Hava Alanından Şehir Merkezine Nasıl Gittim?
Roma Fiumicino Havayolları’ndan merkeze gitmek için bizdeki Havataş’a benzeyen bir servis ağı vardı. Bu servis Termini’ye kadar gidiyordu. Genelde Roma’ya gelenler Termini’de kalıyorlar. Çünkü Roma’nın merkez noktası gibi bir yerde olan Termini Tren İstasyonu’ndan birçok noktaya ulaşım var. Termini dediğim yer bizim Sirkeci’yi andıran bir yer, ve benim içime pek sinmediği için ben Cavour’da bir otelde kalıcam.
Hava alanından bindiğim servisle 4 Euro’ya Termini’ye kadar gittim. Termini’de inip Cavour’a gitmek için trene binmem gerek. Ama ondan önce ulaşımı ve müzeleri kapsayan turist kartı Roma Pass’i almak için Termini tren istasyonunun karşısındaki büfeye gittim. Termini’deyken kartı almanız daha mantıklı. Roma Pass denilen bu kart her yerde aynı fiyat, 30 Euro. 3 günlük limitli kartla tüm toplu taşıma araçlarına binip müzelere giriyorsunuz. Buna Kolezyum’da dahil. Ayrıca normal şartlarda önemli yerlerde uzun kuyruklar olurken kart sahipleri kuyrukta beklemeden geçebiliyor. Detaylı bilgi için Roma Pass hakkında her şey.
Pass’imi de alıp Termini’de trene binip Cavour’a gidiyorum.
Roma’da Nerede Kaldım?
Hotel Borromeo: Termini-Cavour arası bir durak. Cavour durağında inip 2 dakika kadar yürüdükten sonra otele varıyorum. Roma’daki çoğu bina gibi kaldığım otel de minik çapta mimari bir harika. Otel, Cavour’un işlek caddesi üzerinde etrafında market, lokanta, hediyelik eşyacılar mevcut.
Otel çalışanları oldukça ilgiliydi. İnternetten seçtiğim odayı beğenmeyip başka odaya geçme ricamı geri çevirmediler. Danışmadaki Ricardo size ayak üstü Roma rehberliği yapar, isterseniz maç bileti bulur. O derece iyi bir insandır yani.
Kahvaltıya gelince ne yazık ki Avrupa kahvaltısı bana ters. Kahve, kruvasan, et üçlüsünden oluşan kahvaltıyı yogurt-ekmek yaparak telafi ettiğim için bence yanınızda kahvaltılık götürmelisiniz. Günlük oda fiyatı 30-35 Euro civarındaydı.
Roma’da Gezilecek Yerler
Porta Portese: Roma-Trastevere Caddesi üzerindeki bu alanda her Pazar sabahı pazar kuruluyor. Bitpazarıyla meşhur bu bölgede antika eşyalar ve ayakkabı-çanta gibi giyim eşyaları satılıyor. Ben buradan 10 euroya bir çanta aldım. Çok da sağlam çıktı yeminle.
Pazar saat 14.00’da toplanıyor. Trastevere’ye gitmek için Termini’den 64 ya da 40 nolu otobüse Largo Argentina’ya geçip, meydandaki tramvaya biniyorsunuz. Oradan da İppolitu Nievo durağında iniyorsunuz.
İspanyol Merdivenleri: Roma’nın kült sembollerinden biridir İspanyol Merdivenleri. Aslında bir olayı da yok Allah için. Sabah erken vakitlerde giderseniz rahat rahat fotoğraf çekersiniz, öğleden sonra ana baba günü oluyor. Millet saatlerce merdivenlerde oturuyor.
Piazza Navona: Barok tarihin yaşayan merkezi Piazza Navona. Tarihin izlerini ve hayatın cıvıltısını aynı anda yaşayabileceğiniz güzel bir konum. Meydanda iki çeşme mevcut. Bu çeşmelerin evvelliyatını bir yerlerden bulup okursunuz artık. Burada dolanıp, bir kafede oturup, Roma’yı bir başka yaşayabilirsiniz. Meydandaki sokak sanatçılarından Roma resimleri satın alabilir; akşama doğru gelen şarkıcıları, falcıları görebilirsiniz. Meydanın haritası için bi tık.
Kolezyum: Orjinal adıyla Colosseo, Roma’nın sembolü olmuş tarihi yapı. Roma’ya ilk ayak bastığımda kendimi hemen buraya atmıştım, hatırlarım. Hey gidi günler hey! Artık içeri girmenin vakti geldi diyerek yola düşüyorum. Ama o da ne. Meğersem Kolezyum 3’te kapanıyormuş. Müthiş ısrarlarıma rağmen kapıdaki kadın geçit vermedi. Kolezyum’a girmeyi 2,3 dakikayla kaçırdım. Ama iyi ki de kaçırmışım çünkü güneşli bir Roma sabahında hafiften yağmur başlamış ve Kolezyum’un fonunda şöyle bir manzara oluşturmuştu;
Ertesi gün Roma Pass’imle giriyorum içeri. İnsanın aklına hemen Gladyatör filmi geliyor tabii. Roma’da görülmesi gereken yerlerin başında geliyor Kolezyum.
Vatikan: Vatikan Müzesi, Aziz Petrus Bazilikasi ve Sistine Şapeli. Yüce Tanrım sana geliyorum. Vatikan, Roma’nın içinde kendi özerkliğini ilan etmiş, dünyanın en küçük bağımsız devleti. Papa’nın evi, Katolik kilisesinin merkezi , en güzel manzaraya sahip cupolası olan yer. Ve gizemli, insanı etkileyen, kendine hayran bırakan San Pietro Meydanı. Buralara dair bilgileri uzun uzun yazmaya gerek yok (hatırlamıyorum çünkü), ama Roma’nın en etkileyici kısımlarından biri olduğunu unutmayın ve buralara uğramadan gezinizi sonlandırmayın. Yanlış hatırlamıyorsam Vatikan Müzesi için aile boyu bilet almıştım ve 19 euroydu.
Fontana Di Trevi: Nam-ı diğer, Aşk Çeşmesi. Buraya neden böyle biri isim verildiyse Allah akıl fikir versin. Kendisi İspanyol Merdivenleri’ne yakın bir konumda. Turistlerin hunharca akınına uğrayan bu çeşmenin olayı, malumunuz üzre içine para atanın bir gün tekrar Roma’ya geri geleceği inancı. Bunun yöntemi ise şöyle: Çeşmeye iki para atıyorsunuz. Biri Roma’ya tekrar gelmek için diğeri de sevdiceğinize kavuşmak yahut bir sevdicek bulmak için. Parayı attıktan sonra da dönüp ardınıza bakmamanız lazım.Ben çeşmeye bozuk Türk Lirası attım, artık ne çıkarsa bahtıma. Yolunuz buraya düştüyse, gecesi gündüzünden çok daha güzel olan yerdir kendisi.
Roma Forumu: Antik Roma’nın geliştiği bölge. Tarihe meraklıysanız muhakkak görmelisiniz diyebileceğim bir yer.
Vittoria Emanuele II Abidesi: Saf mermerden yapılan bu binanın dışı kadar güzel bir tarafı daha var. Atların bulunduğu tepe kısım. Adam başı 7 Euro vererek asansörle çıkılan tepeden Roma’yı seyrebiliyorsunuz.