Yine sabahın bir körü, işe gidiyorum, MP3’te olması garipsenmeyecek şarkılar arasında soyu tükenen nesil misali bir ses duydum. Kazancı Bedih. Saat sabahın 6.30’u, kulağımda Nemrud’un Kızı. Ofise geldim ve Şanlıurfa’ya bilet aldım. Bunun müsebbibi sensin Kazancı Bedih.
Rahmetle…
https://www.youtube.com/watch?v=vq24-JhYxeQ
Nasıl Gidilir?
-Araba ile: Otobüs ile Şanlıurfa’ya uzun süren saatlerle gidilebilir. Bunun için 13,14 saati gözden çıkartmanız gerekiyor. Kendi arabanız ile Adana-Gaziantep yolu üzerinden giderek de Şanlıurfa’ya gidebilirsiniz ki bu da uzun süren saatler anlamına gelir. Eğer Adıyaman’a ya da Gaziantep’e gitmişseniz buradan otobüslerle ya da araba kiralayarak da Şanlıurfa’ya gelebilirsiniz.
-Uçak ile: Türk Hava Yolları’nın direkt uçuşlarının bulunduğu Şanlıurfa’ya gitmenin en kısa yolu, haliyle uçak yolculuğu. Uçak ile Şanlıurfa yaklaşık 2 saat sürüyor. Havaalanından Havaş ile de merkeze gidilebiliyor. Fakat gelmeden önce araba kiralarsanız sizin için daha iyi olabilir. Zira Şanlıurfa en iyi altınızda araba varken gezilir.
Şanlıurfa’da Gezilecek Yerler
Kural 1: Şanlıurfa ‘hafta sonu’ gidilip 2 günde bitirilebilecek bir yer değil. Tam olarak gezebilmek için kafadan 4 güne ihtiyaç var. Zaten cami ve türbeler bir günü kaplıyor. Bunun kalesi, çarşısı, müzesi, çevre ilçeleri derken 4 gün rahat gidiyor.
Bir günde Şanlıurfa şehir merkezinde görülebilecek her yeri görmek isteyen biri gezisine önce şehir içinden başlar ve merkezdeki Gölbaşı Parkı‘na gelir. Bu parkın içerisindeki Ayn Zeliha Gölü‘nü, Balıklıgöl‘ü görebilir; Halil-ur Rahman Camii, Rizvaniye Camii, Ulu Camii, Hasan Padişah Camii, Selahaddin Eyyubi Camii gibi camileri ziyaret edebilir, biraz daha aşağıya yürüyünce Hz.İbrahim Mağarası‘nı ve içerisinde bulunan Mevlid-i Halil Camii görür. Bunun dışındaki diğer camilere ve türbelere isteğe göre gidilir, görülür. Parkın arka tarafında kalan ve parktan da rahatlıkla görülen Şanlıurfa Kalesi‘ne de burada bulunan yer altı geçidinden çıkabilir.
Şanlıurfa Kalesi, Balıklıgöl’ün oluşum hikayesinde büyük öneme sahip. Çünkü Balıklıgöl, Hz. İbrahim’in Şanlıurfa Kalesi’nden mancınıkla ateşe doğru atılıp Allah tarafından ateşe “Ey ateş, İbrahim’e karşı serin ve selamet ol” emri ile meydana gelmiştir. O emir, Hz. İbrahim’in düştüğü yeri bir gül bahçesine, odun ve taşları da balıklara dönüştürmüştür. İşte Hz. İbrahim’in düştüğü o yer Halil-ür Rahman yani bugünkü Balıklıgöl olur. Dönemin hükümdarı Nemrut’un kızı Zeliha’nın da Hz.İbrahim’e inanmasıyla aynı kaleden mancınıkla ateşe fırlatılması bugünkü Ayn Zeliha Gölü’nü meydana getirir.
Merkezden Şehitlik Mahallesi‘ne doğru gidince Şanlıurfa Müzesi karşınıza çıkacak. Müzede Asur, Babil ve Hitit Dönemi ile Roma ve Bizans Dönemi’ne ait eserler ve Neolitik Çağ’a ait araç gereçler var. Müzenin görülmesi gereken en önemli eseri ise Nemrud’un ay, güneş ve yıldız tanrılarına dua edişini gösteren yapıt (stel).
Şanlıurfa merkezini gezdikten sonra sırada diğer yakın yerler var. Bunların başında Örencik Köyü yakınlarında bulunan Göbeklitepe, merkeze yaklaşık 2 saat uzaklıktaki Halfeti, merkeze yarım saat uzaklıktaki Harran Evleri ve Harran’a 20 km uzaklıkta bulunan Göktaş Köy’ü olarak bilinen El-Ba´rur Kervansarayı ile kervansaraya giden yolun 10 km ilerisindeki Özkent Köyü’nde bulunan Şuayb Şehri ve merkeze 1 saat uzaklıktaki Birecik ve Kelaynak Çiftliği görülebilir.
Neler Yenir?
Halil İbrahim Sofrası’na hoşgeldiniz. Meşhur Halil İbrahim sofrasının kaynağı burası, Şanlıurfa. Hz. İbrahim’in misafirsiz sofraya oturmamasıyla süregelen bu gelenek Şanlıurfa’da kalabalık sofralarda yemek yeme geleneğiyle devam ediyor. Bu sofralarda ise öncelik kebapta. Urfa kebabı, etli kebap, tike kebabı, kemeli kebap, balcanlı kebap buranın meşhur kebaplarından. Kebap yanında servis edilen Bostana salatası ile pırpırım kavurma, çiğ köfte, ciğer kebabı ve şıllık tatlısı da Şanlıurfa’nın Instagram’da paylaşılmalık lezzetleri.
Kahvaltı için ise istikamet Köprübaşı. Burası Şanlıurfa’nın merkezinde yer alan, Balıklıgöl’e 5-6 dakika uzaklıktaki meydan. Köprübaşı Kahvaltı Salonu, Birlik Pastanesi kahvaltı için tavsiye yerler. Ardından baklava yemek için istikametiniz Gökçin Pastanesi oluyor.
Sıra Gecesi için
Şanlıurfa demek sıra gecesi demek, ki gidince pişman olabilitesi bir hayli yüksek olsa da Şanlıurfa’ya giden herkesin bir akşamını sıra gecesine ayırmasını isterim. Halaya ve diğer yöresel oyunlara çok dayanıklı biri değilim ama buna rağmen sıra gecesini gözlemlemek için kendimi feda ettim.
Nedir bu sıra gecesi?
Aslında sıra gecesi, o gece boyunca müzik, sohbet ve edebiyat üçlüsünün baş rolde olacağı bir meclis demektir. Halk ozanlarının, ariflerin dizeleriyle hayat bulan, şiirlerin sazla birleştiği sıra geceleri günümüzde türkü, halay, çiğ köfte üçlüsüyle devam ediyor sanırım.
Ben de sıra gecesine Şanlıurfa’lı arkadaşımız sayesinde gittim. İyi birkaç yer var sıra gecesi için. Bunlardan biri Cevahir Konukevi. Biz, çoğunlukla erkeklerin olduğu sıra geceleri mekanları arasında ‘çay bahçesi’ kıvamında ‘ön masalar ailelere mahsustur’ şeklinde ailelere uygun olan mekanı tercih ediyoruz. Mekanımız Yıldız Saray Konukevi. Bunun dışında çok daha iyi sıra gecesi yapan yerler var ve fakat kadınlara ‘yassah.’ Yani bir grup erkek arkadaşın toplaşıp gittikleri mekanlar bunlar ve bu yüzden biz aile kısmına yöneliyoruz.
Sıra gecesine giriş 1.0: Sırtını dayayabileceğin sedire otur. Hem belin ağrımaz hem de şarkı söyleyen abiyle ‘bu şimdi bana mikrofon tutmasın’ gerilimi yaşamazsın. Müzik ve kalabalık seni korkutabilir. Olsun. Hala kızının düğünü varsay. Birazdan yemek gelir, karnını doyurursun. Neticede Şanlıurfa’dasın.
Derken önden çiğ köfte geldi. Ejderha öğünü gibi acı. Bir de, bildiğimiz gibi minik değil, koca koca boyutlarda. Ardından kebap, tatlı, çay derken ben ‘Kınıfır Bed Renk Olur’ söylerken buldum kendimi.
Alışveriş İçin
Gölbaşı Parkı’nın hemen arkasında bulunan bakır, baharat, yöresel yemek ve hediyelik eşyalarıyla kendinizi kaybedeceğiniz Bakırcılar Çarşısı alışveriş için en güzel yer. Şanlıurfa’nın hakkını vermek için de buradan bol bol biber salçası, nar ekşisi ve pul biber yolluk yapılır.
Şanlıurfa’da Nerede Kalınır?
Eğer lüks bir otelde kalmayı düşünüyorsan Hilton, Nevali, El-Ruha, Dedeman, Manici, Harran Otel sana göre. Lüks istemem uygun fiyatlı olsun diyorsan Hotel Uğur, Aslan Guest, Lizbon Guest; yok ben otantik bir şeyler isterim diyorsan konak, kervansaraydan devşirme Beyzade Konak, Cevahir Konukevi, Türkmen Konağı, Şark Çırağan, Şığbaba Konukevi ve Beyzade Konak güzel alternatifler. Aman bana yatacak yer olsun, sıcak su olsun, gözüm de arkada kalmasın dersen benim gibi adresin Şanlıurfa Öğretmenevi olsun.
Öğretmenevi fiyatları öğretmen, memur, sivil, öğrenci şeklinde değişiklik gösterir ve çok önceden rezervasyon yaptırmak gerekir. Konum olarak merkeze 10 dakika uzaklıkta.
Şanlıurfa’ya Dair Notlar;
- Merkez dışında ilçeleri ve civar illeri (Gaziantep, Mardin) gezebilmek için araba şart. Yollar ise güvenli.
- Şanlıurfa geceleri kadınlar için 7 gibi bitiyor. Sıra gecesinden dönerken saat 23.00’du ve sokakta bir tane kadın yoktu.
- Akşam saatlerinde çay, kahve içmeye gideceğiniz kafelerde de bu durum aynı.
- Müzelerdeki güvenlik kadınların sordukları sorulara yanıt vermek yerine, yanlarındaki erkeklere cevabı iletiyorlar. Sebep?
- Şanlıurfa, şüpheleriniz varsa onların yersiz olacağı bir şehir. Doğu bölgesi, terör falan var mıdır diye düşünmeyin. Yok öyle bir şey.
1 Yıl Böyle Geçti: 2015’in Rotaları – Dijital Seyahatname
Aralık 30, 2015 at 4:24 pm[…] Şanlıurfa: Görmeyi en çok istediğim yurt içi lokasyonlardan biri Şanlıurfa’ydı. Şanlıurfa’lı -çok pardon ama kendisi biraz aşirettendir- arkadaşımla 2 gün cebimden bir kuruş çıkmadan gezdim, yedim, içtim, Halfeti‘ye aşık, Göbeklitepe‘ye hayran oldum. […]
Su Altında Nefes Alan Sessiz Şehir: Halfeti | Dijital Seyahatname
Kasım 22, 2016 at 4:34 pm[…] Şanlıurfa‘dan yola çıktığımda sonsuz bir sessizliğin tam ortasına geleceğimi bilmiyordum. Bu sessizliğin içinde bir zamanlar sokaklarında oyun oynayan çocukların gülüşlerini duyabileceğimi de. 2000 yılında Birecik Barajı’nın yapımıyla oluşan göl sularının altında kalan Savaşan Köyü, yine aynı yıllarda boşaltılmış. Köyden geriye birkaç ev ve minaresini sulara teslim etmemiş bir camii kalmış. Ve ben, sanki doğup büyüdüğüm yerin şimdi sular altında nefes almaya çalıştığını görüyor gibiyim. Doğduğum yerden çok uzakta olsam bile… […]