Selanik turlarının ekürisi, Osmanlı’nın Balkanlar’daki en önemli merkezlerinden ve Mehmet Ali Paşa’yla özdeşleşen, Yunanistan’ın Makedonya Bölgesi’ndeki Kavala yollarındayım şimdi de. Hemen karşı adam Thasos. Yani, Taşöz. Kavala’dan deniz yoluyla Taşöz’e ulaşılabiliyor. Sadece buraya değil Limnos, Chios, Samos, Rhodes, Kymi, Agios Konstantinos, Piraeus, Patmos, Leros, Kalymnos, Kos, Mytilini ve Samothrace gibi birçok yere buradan gemi ile ulaşmak mümkün.
Neapolis antik kentinin devamı olan Kavala, beni çok güzel bir hava ve denizle karşılıyor.
Yunan alfabesi yardımı için Kavala’nın orjinal yazılışı: Καβάλα
Kavala’ya Ne Zaman Gidilir?
Kavala’ya Aralık ayının sonunda gittim ve hava günlük güneşlikti. Zaten sanıyorum ki buralar çok soğuk olmuyor. Ya da ben soğuğu sevdiğim için bana normal geliyor. Ama yine de hava anlayışı benden çok farklı olanlara bile Kavala’nın şu havası gayet normal gelecektir.
Kavala’ya Nasıl Gidilir?
Selanik Yazısı‘nı okuduysak yola Kavala ile devam ediyoruz.
Kavala’ya gitmek için, Selanik’e giden otobüs firmalarını kullanabilir ya da araçla Edirne üzerinden Kavala’ya ulaşabilirsiniz. Eğer uçak ile gitmek istiyorsanız Kavala’ya 20 kilometre uzaklıktaki Büyük İskender Havalimanı‘na inip havalimanından kalkan otobüs ve bot seferleriyle Kavala’ya gidebilirsiniz.
Kavala’yla ilk göz göze geldiğimiz yer, buraya tepeden baktığım yerde oluyor.
Kavala’da gezilecek Yerler
Kavala Kalesi: Kavala’da iner inmez, Kavala Kalesi’ne çıkıyorum. Burası Panagia Tepesi’ndeki Bizans kalesi. Pazar günü Kavala’da olduğum için haliyle çoğu yer kapalı. Kavala, bir liman kenti olduğu için burayı daha ziyade sayfiye bir yer olarak düşünün. Bu yüzdendir ki buraya geldiyseniz sabah uyuyun, gece çıkın. Çünkü Kavala da tıpkı Selanik gibi gece hayatını doyasıya yaşayan bir yer.
Kavala’ya deniz tatili için gelmeyi düşünüyorsanız, denizi temiz ve kumsal. Yalnız benim gördüğüm sahil, yolun tam yanında olduğu için çok da güzel değildi. Belki daha gizli, kuytuda kalmış koylar ve sahiller vardır Kavala’da.
Kavala’nın merkezi caddesi, alışveriş dükkanlarının bulunduğu yer Belediye Binası’nın tam arkasında kalan yerde bulunuyor. Pazar günü olduğu için tüm dükkanların kapalı olması sebebiyle bu caddede oyalanmıyorum.
Kavala’nın sahil kısmındaki meydanında noel için ufak tefek kulübeler kuruluyordu. Bazısı açık bazısı kapalı olan bu kulübelerin açık olanlarında takılar ve şekerler satılıyor. Bunun dışında sokaklarda öyle noel hazırlıkları, süsler püsler yok. Bizim sokaklarımız daha ışıl ışıl kalıyor Kavala’nın noel sokaklarının yanında.
Daha sonra Dedeağaç, yani Alexandroupoli’de de göreceğim bu yelkenliler çok hoşuma gitti. Akşam olduğunda ışıkları yanıyor ve çok güzel bir manzara yaratıyor. Bu meydanda gördüğüm güzel şeylerden biri de açık hava buz pateni alanı. Çocuklar, gençler negzel paten kayıyor. Paten alanının olduğu bu yerde ayrıca çok da güzel müzikler çalıyor. Bir yerlerden kahve kapıp gelin buradaki banklarda oturun. Alın size bedava eğlence.
Kavala’da gezmeye vakit bulamadığım ama size gezmeniz için önerebileceğim bir yer de, arkanızı sahile döndüğünüzde caddede gördüğünüz bizim Unkapanı’ndaki kemerleri andıran kemerler olacak. Burayı gezerken kemerleri geçin ve biraz yürüyün. Bahsettiğim yol kenarındaki denize girilen sahil kısmından Kavala’nın panoramik manzarasını göreceksiniz. Tıpkı İtalya’yı andıran bu manzarayı görmeden gelmeyin derim. Eğer turla gittiyseniz, tur sizi buradan geçirecek ama fotoğraf çekmeye imkan bulamayacaksınız.
Tekrar limana doğru indiğimde, limanın sağ tarafına doğru bize hiç de olmayan bir tabelayla karşılaşıyorum. Ne mi? İşte şu;
#direnistanbul
Kavala’da görebileceğiniz tarihi yerler şöyle;
* Su kemerleri
* Merkezde bulunan Arkeoloji Müzesi
* Kavalalı Mehmet Ali Paşa’nın Evi
* İmaret
Kavala Yemekleri?
Pazar olması sebebiyle alışveriş yerlerinin kapalı olduğu Kavala’da restoranlar ve kafeler açık. Kavala’da merakla kavala kurabiyesi satan yerler neresi diye düşünüyorsanız valla ben hiç görmedim. Kurabiye yerine bol bol börek gördüm. Neredeyse her sokakta yan yana birkaç dükkan börekçi var Kavala’da. Yemesem de lezzetli göründüklerini söyleyebilirim.
Selanik’te de adım başı karşıma çıkan Mikel Coffee, Kavala’da da var. Hep kalabalık olan bu kafe, Kavala’da sahile yakın bir konumda. Gidin, oturun Kavala’da bir kahve keyfi yapın.
Orea Mitilini (Η Ωραία Μυτιλήνη)
Kavala’da yemek yediğim tek yer liman tarafında, otobüs duraklarının olduğu yerde oldu. Burası Türkçe’yi çok iyi konuşan bir abinin ilgilendiği ve turların sıklıkla yemek için misafirleri getirdiği yer. Burada yediğim peynirli patlıcan, musakka ve kalamar üçlüsünden üçünü de beğendiğimi söyleyemem. Peynirli patlıcanın salata gibi gelmesini ummuyordum. Patlıcanı közleyip zeytinyağında ve bir salata tarzında getirdiler. Patlıcanın fiyatı 6 euroydu.
Daha önce Molivos’ta yediğim ve bayıldığım musakka, burada beni hayal kırıklığına uğrattı. Tadı fena değil ama asla Molivos’taki musakkanın yanından geçemez. Musakka fiyatı 6 euro. Bu arada kullanılan kıyma, dana kıyma.
Yunanistan’da kalamarlar, bizim bildiğimiz dilim dilim ve taratorla gelmiyor. Tarator isterseniz ekstra 3 euro verip almanız gerekiyor. Fazla lastik gibi, ve eşek kalamarı diye tabir ettiğimiz halde gelen kalamarın fiyatı 8 euro.
Nikiforos
Kavala sahilinde bulunan bu kafe, önce beni yanındaki merdivenlerle kendine çekti. Rengarenk merdivenleri görünce elbette Fındıklı ve sonrasında rengarenk boyanan merdivenlerimiz aklıma geldi.
Kafenin içi de oldukça şirin. Kafe dediğin böyle olur abi dedirtiyor insana. Burada kendime bir frappe söyledim.Yunanistan’daysak frappe içmemek olmaz. Frappe’nin fiyatı 4 euro.
Kavala’dan dönerken yol üzerinde bir yerde duruyoruz. Burası Kavala kurabiyesi alacağımız yer. Her hafta bir Türk kafilesi geldiği için artık burası işi kapmış. Yılbaşı münasebetiyle içerisi çok güzel süslenmişti.
Burası demin de dediğim gibi işi kapmış, çünkü içerde demleme çay bile var. Çayla beraber herkese kurabiye ikram ediyorlar. Kurabiye dışında sakız reçeli, uzo gibi yöresel lezzetler de bulabiliyorsunuz. Buradan kurabiye almak istiyorsanız fiyatı 5 euro.
Kavala’dan dönerken İskece’ye (Xanthi), Gümülcine’ye (Komotini) ve Dedeağaç’a (Alexandroupoli) uğruyoruz. Buraları turla gitmemizden ötürü arabadan inmeden görüyoruz. İskece’yi arabadan gördüğüm kadarıyla pek sevemesem de Komotini ve Alexandroupoli için aynı şeyleri söyleyemem. Bir dahaki sefere muhakkak bu ikiliye gitmeyi düşünüyorum. Komotini, sokaklarındaki grafitiler sebebiyle benden ilk bakışta yüksek puanlar toplamayı başardı;
Komotini’den devam ettiğimizde bir sonraki durak olan Dedeağaç’ta kısa bir mola veriyoruz. Bu moladan aktarabileceklerim;
- Limandaki Noa, gençlerin toplaştığı ve pazarları da açık olan bir mekan. Dımtıs dımtıs stayla.
- Liman karşısında bir tatlıcı var, tatlıları güzel. Yolda yemek için kendime buradan bir tatlı aldım hemen. Frambuazlı cheesecake, fiyatı 2 euro.
- Limanın sağında kalan fener, özellikle gün batımında muazzam fotoğraflık. Ben çekemedim, siz çekin.
İşte böyle canlar, dediğim gibi öylesine değil şöyle iki üç günlük Komotini&Alexandroupoli gezmesi yapmam şart. Ve son bir şey, tüm bu mutlu tablo içinde yürek sızlatan, sevdanın son vuruşunu yapan Kavala çıkışındaki KKTC kısmı kanlar içinde resmedilmiş “don’t forget cyprus” tabelası oldu. Fotoğrafını dahi çekmek istemediğim bu tabelanın ve dahi misallerinin artık bir son bulması dileğiyle. Elbette her ulus için…
Bir başka seferde görüşmek dileğiyle. Yolunuz daim olsun:)
Miras Gibi: Selanik – Dijital Seyahatname
Ekim 13, 2015 at 5:35 am[…] Önceki Yazı← Her Şeyi Bırakıp Yerleşsek Mi Yeri: Ayvalık Sonraki YazıKavala’da Bir Gün Nasıl Geçer? → […]
Komşuda Pişer Bize de Düşer: İskeçe Karnavalı – Dijital Seyahatname
Nisan 7, 2016 at 4:06 pm[…] Karnavalı’na gidiyoruz. Ayrıca İskeçe’nin kardeş destinasyonları olan Selanik ve Kavala‘yı da deli gibi yürekten sevmeli, unutmamalı […]
Ver Oradan Bi Sirtaki: Atina’da Yılbaşı ve Gezilecek Yerler – Dijital Seyahatname
Mayıs 22, 2016 at 5:58 pm[…] Atina’ya girme kararı aldım. Daha önce Yunanistan’ın Midilli, Selanik, İskeçe, Kavala gibi şehirlerini gezmiş ama Atina’ya gitmek kısmet […]