Kuzey Kıbrıs’ın Hayalet Şehrine Yolculuk: Kıbrıs Kapalı Maraş

Kıbrıs Kapalı Maraş belki de daha önce duymadığınız bir yer gibi gelebilir size. Aslında kendisi yavru vatan Kıbrıs’ta bulunan özel bir yer. Türkiye’nin başka hiçbir yerine benzemeyen, trajik de bir hikayeye sahip Kıbrıs Kapalı Maraş’ı gözlemleyebildiğim ve öğrenebildiğim bilgiler kadar anlatmak istedim. Hani bir zamanlar son derece popüler olan -ki hala öyle- kimi zaman savaş yıllarından kalmış, kimi zaman karantina şehri olarak kullanılmış ya da buna benzer bir geçmişe sahip ve adına Dark Turizm denilen bir seyahat konsepti var ya dünyada. He işte Kıbrıs Kapalı Maraş tam olarak Dark Turizm yeri olma özelliğine sahip…

kapali maras
Kapalı Maraş

Bunun Türkiye ile ne alakası var diye soranlar olabilir. Fakat ülkemizde, üstelik yavru vatan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti‘nde geçmişin savaş izlerini taşımakta olan ve gitmenin yasak olduğu bir yer var. Adı, Maraş. Günümüzde bilinen adıyla ise Kıbrıs Kapalı Maraş. İşte tam da Kıbrıs Kapalı Maraş’ı gördüğümde aklıma geldi bu Dark Turizm olayı. Kim bilir dedim içimden, belki ileride bu kapalılık sona erer ve tıpkı bu tarihi geçmişi ile turizme yeniden açılır güzelim yer. Ya da bu düşünce tamamen hayal olarak kalır öylece.

Tam olarak 7 yaşındaydım ve ilk kez savaş bölgesi görüyordum. Delik deşik binalar, camları kırık arabalar, yıkık dökük mobilyalar.. Sonrası mükemmel bir deniz. Dünyanın en güzel denizi dersem abartmış olmam. Bahamalar halt yesin. Öyle bir güzellik. Hoş Bahamalar’ı görmedim ama olsun. Aradan yıllar geçti ve ben yeniden Kapalı Maraş’a geldim. 41 yıldır kapalı kaldığı için ne denizi değişmişti, ne de geçmişinin izleri.

kapali maras
Kapalı Maraş’ta bir otel

Kapalı Maraş’ın Hikayesi

Modern mimari ile yapılan binalar, dünyanın en zengin misafirleri, sinema yıldızları, gece kulüpleri, dönemin çok ötesinde markalar… Dünyanın en lüks tatil merkezi olan ve Kuzey Kıbrıs’ın Gazimağusa kentinde yer alan Rumca adıyla Varosha (çevre ya da şehrin dışarısında anlamında kullanılıyor), Türkçe adıyla Maraş’ta Marliyn Monroe’dan Sophia Loren’e, Elizabeth Taylor’dan, Brigitte Bardot’a kadar birçok ünlünün villası, 5 yıldızlı oteller ve tatil köyleri bulunuyordu. Öyle ki Kapalı Maraş’taki yatak sayısı şimdiki Kuzey Kıbrıs otellerinin yatak sayısına eşitti.

kapalı maras
1974 öncesinde Kapalı Maraş

Bir yanda zenginliğin olduğu diğer yanda ise Kıbrıslı Türkler’in Kaleiçi, Karakol ve Baykal Bölgeleri’nde izole bir hayat sürmek zorunda kaldığı Akdeniz’in en güzel plajına sahip Maraş Bölgesi, 1974 senesindeki İkinci Kıbrıs Harekatı (Mağusa Harekatı) ile Türk Silahlı Kuvvetleri’nce alındı ve bölge yerleşime kapatıldı. Bunda elbette ülkeler arası anlaşmazlık ve beraberinde başka siyasi konular vardır, detayları bilemiyoruz. Bölgedeki mülkler ve sahipleri meselesinden tutun da Türkiye’ye bir koz olarak kullanılmak istenmesi, BM askerlerinin burada bulunuyor olmasına kadar birçok mevzu var. Bu kapsamda yazının içeriğini siyasetten uzak tutarak devam ettiriyorum.

Sadece arazi değeri 100 milyar doları aştığı tahmin edilen Kıbrıs Kapalı Maraş’a girmek ne yazık ki mümkün değil. Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ait binalar ve Orduevi ile Birleşmiş Milletleri askerlerinin binası dışında yaşam belirtisi olan bina yok. Bölge Kıbrıs adasını ikiye ayıran “Yeşil Hat” tampon bölgesinde olduğu için BM askerleri de burada bulunuyor. Fakat bölge arazisi Lala Mustafa Paşa Vakfı’na ait. Türk Silahlı Kuvvetleri mensupları ile buraya girmeye yetkisi olan kız öğrenci yurdunda kalan öğrenciler ve BM askerleri girebiliyor sadece. Onun dışında sivil araç ve yaya girişi olmuyor. Araçlarda da yalnızca kayıtlı taksiler içeriye girebiliyor.

*Yeşil Hat, Kuzey ve Güney Kıbrıs’ı ayıran (de facto) bölgeyi belirtmek için kullanılıyor.

Kıbrıs Kapalı Maraş Bölgesi

kapalı-maraş
Kapalı Maraş’ta bir dükkan ve otel

Kıbrıs’ın genelinde çıkan Rum ayaklanması sonucu Türk askerleri müdahalede bulunmak durumunda kalınca Rumlar Maraş’ı terk ediyor. Bu bağlamda KKTC’ye seyahat edenler varsa eminim ki Kıbrıs Kapalı Maraş’ın durumunu daha net anlayabilecektir. Fakat hayatınızda Kuzey Kıbrıs’ta bulunmadıysanız ya da tarihle de çok ilginiz yoksa Kapalı Maraş’ı tanımak için Kıbrıs Harekatı ile ilgili ufak bir araştırma yapmanızı öneririm. Şimdi harekat başladığı sırada binaların terk edilişini son sahne olarak hafızaya yerleştirin. Masada bardaklar tabaklar, alelacele çıkıldığı için alınamayan eşyalar, kontağı üzerinde arabalar, inşaat yapan iş makineleri… Sanki kıyamet kopmuş ve hayat durmuş. Piyanist filmindeki Adrien Brody gibi hissediyorum o an kendimi.

İkon Kilisesi

kapalı-maraş

Maraş Bölgesi’nin anladığım kadarıyla tek tarihi binası. Kilise dışında 25 müze, ve 20 küsur sinema ile tiyatro binası olsa da bölgenin hem tarihi hem dini tek binası muhtemelen bu kilise. Diğer sokaklara giremediğim için bilmiyorum ama sağa sola sorduğumda aksini iddia eden olmadı. Bu yüzden tek ve tarihi sıfatları kendisinindir. 2016 senesine kadar yabancı turistler yalnızca bu kiliseyi görmek için izin alıp kilisenin oraya kadar içeri girebiliyormuş ama artık giriş tamamen yasak.

Sophia Loren’in Yazlığı

12-kapali-maras-hayalet-sehir-varosha-cyprus-
alıntıdır

Sophia Loren’in izlerini Kuzey Kıbrıs’ın birçok yerinde bulmak mümkün. Örneğin Girne‘deki Kaçakçı’nın Köşkü… ‘Sophia Loren’in izinde Kuzey Kıbrıs Turu‘ diye bir tur bile açılır. Kıbrıs Kapalı Maraş’ta da, askeriyenin hemen girişinde Sophia Loren’e ait olduğu söylenen bir yazlık var. İçeride serbest dolaşım hakkı olunan o kısacık yolda görülebilen nadir yerlerden biri zaten. Yazlık onun mu tam emin olamıyoruz. Bu da Kapalı Maraş’a dair bir rivayet; fakat gerçekliği diğer rivayetlere nazaran biraz daha yüksek. Çünkü burası aynı zamanda bir ‘rivayetler şehri’…

Golden Sands Hotel

golden sands hotel maraş ile ilgili görsel sonucu

Uzaklardan, ama çok uzaklardan görülen devasa yapı İngiliz Kraliyet ailesine ait Golden Sands Hotel. Bu otelin dünyanın ilk 7 yıldızlı oteli olduğu söyleniyor. Merdaneli çamaşır makinesi olduğu dönemlerde burada son teknoloji çamaşır makinesi, buzdolabı hatta renkli televizyon bile varmış. Bir rivayete göre de buranın otelleri 2016 yılına kadar doluymuş. İnandırıcı gelmediği için rivayet olarak kalabilir bu konu.

Kapalı Maraş’a Dair Gözlemler
  • Adı üstünde Kapalı Maraş yasak bölge ve girilemiyor. Askeri kimlik sahibi olanlar ve burada kalabilen öğrenciler dışında tamamen yasak.
  • Araç girişlerinde sadece askeriyeye plakasını kayıt ettiren taksiler içeriye girebiliyor. Herhangi bir araç ya da kiralık bir araba ile Kapalı Maraş’a girmek mümkün değil.
Kapalı Maraş'a denizden bakış
Kapalı Maraş denizi
  • İçeriye girildiği andan itibaren 40 yıl öncesine gidiyorsunuz. Zaman tünelini keşfediyorsunuz burada adeta. Tek yaşam belirtisi deniz ve palmiye ağaçları. Hiç köpeğe rastlamadım ama orduevinde birçok kedi var.
  • Bazı duvarlarda ve kaldırımlarda ‘no man’s land’, ‘George 22.02.1973’ yazılı idi.
  • İçeride Toyota, Alfa Romeo mağazaları bulunuyor. Bu mağazaların içerisinde de hala arabaların olduğu söyleniyor. Dükkanlara girme şansım olmadığı için bilmiyorum. Ek olarak içeride Marks&Spencer da varmış ama onu da göremedim.

kapalı-maraş

  • Dediğim gibi rivayetler bu bölgede almış başını yürüyor. Gerçekliğini belki de asla bilemeyeceğimiz bu rivayetlerden en ilginci bir gece kulübünde yüklü miktarda sterlin bulunuyor olması. Bu parayı da askerler belirli dönemlerde sayıyorlarmış.
  • Kapalı Maraş’ın sahili için Mısır’dan kum getirilmiş. Dönemin çok ilerisinde olduğunu ve adeta ‘jet sosyete’ye hizmet ettiğini düşünürsek bana güçlü bir rivayet geliyor.
Kapalı Maraş sahili
Kapalı Maraş sahili
  • İnsan düşünüyor, burası açılsa, ne bileyim. Bi düşünüyorum daha mı iyi olacak diye. Açık olan yerlerin durumu belli. (Bu da kendi rivayetim)
  • Kapalı Maraş’ı çok merak ettiniz ama giremiyorsunuz. O zaman istikamet bölgeye en yakın yer olan Palm Beach Otel’e gitmek. Buradan Kapalı Maraş’ın savaştan kalan izlerini bir nebze görmek mümkün oluyor.
  • Kapalı Maraş’a dair merakınız hepten cezbettiyse ya da benim gibi hikayeyi bir de yaşayanlardan dinlemek lazım diye düşündüyseniz bu bölgeyle ilgili yapılmış iyi birkaç belgeseli de aşağıda bulabilirsiniz. (Varsa bildiğiniz farklı belgeselleri de yorum olarak bırakabilirsiniz)

 

Kuzey Kıbrıs’ın 3 Büyükleri: Lefkoşa, Girne, Gazimağusa

Kuzey Kıbrıs denildiğinde gözümüzde canlananlar pek tabii biraz magazinsel konulara kaçıyor. Kuzeyinden sorumlu olduğumuz bu toprakların neden tek tip muamele gördüğüne anlam veremedim. Kendisinin her konuda bolluk ve bereket tanrıçası olması gerektiğine inancım tam. Bu yüzden Kuzey Kıbrıs’ın üç büyükleri olarak adlandıracağım kentleri Lefkoşa, Girne ve Gazimağusa‘yı kapsayan kendi ada turumu oluşturarak bunu kanıtlıyorum.

kıbrıs-gezilecek-yerler

Kuzey Kıbrıs’a Ne Zaman Gidilir?

Yaz: Siz de eğer ‘hayatım benim olayım yaz’ diyenlerdenseniz o zaman sizi buranın 40 üstü derecelik yazına 3 evetle uğurluyorum. Akdeniz’in tuzlu suyuna bir de yazın sıcağı eklendiğinde bunlar yaşlanınca kırışık, leke olarak size geri dönecek ama yine de siz bilirsiniz. Yazın yüksek sezon oluşu otel fiyatlarının artığına da delalettir. Birçok ünlü şarkıcı 5 yıldızlı otellerde konserler verecek; Temmuz ayında Gazimağusa Festivali, Rakı Festivali olacak. İşte bunlar hep sezon!

Bahar: Kuzey Kıbrıs’a en gidilesi ay ekim, hatta kasım. En mis deniz ve en ‘sıcaktan gezemedik ki’ dedirtmeyen hava bu aylarda mevcut. Bir de zeytin, mandalina, limon gibi mevsim sebze ve meyveleri ile parayı pazara gömdürür bu aylar. Yetmezmiş gibi ekim ayındaki Zeytin Festivali‘ne denk getirtir sizi. Ekürisi olan nisan-mayıs da kendileri gibi tercih edilesidir ama coğrafyaya giriş 1.0; denizler geç ısınır geç soğur canlarım.

Kış: Denize girilen yerlerin dahi kışını sevenler kulübü üyesi olarak Kuzey Kıbrıs’ın kış yaşamadığına hem üzülüyor hem seviniyorum. Sert rüzgar ve şiddetli yağış dışında öyle çok kış yaşamıyor bu memleket. Evet, benim kış algoritmam içerisinde bu saydıklarım yer almıyor. Seyahatim sırasınca denk geldiğim tüm taksicilerin burada deniz sezonunu martta, hatta abartıp şubatta açması da tüm yazımı kışa çevirenlere gelsin.

Kuzey Kıbrıs’a Nasıl Gidilir?

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne THY, Pegasus, OnurAir, AtlasJet firmaları sefer düzenliyor ve tüm uçuşlar dış hatlardan yapılıyor. Kuzey Kıbrıs’a çıkış için pasaporta ihtiyaç yok, yalnızca giriş için üzerine mühür basılan ve kaç gün kalacağınızı gösteren bir geçiş kağıdı veriliyor. Bunu dönüşte de istediklerinden kaybetmemek gerekiyor. Yani ister kırmızı, ister yeşil pasaportunuz olsun, sizin zaten pasaportla bir işiniz yok. Haliyle herhangi bir SGK dökümü ya da ekstra belgeye de ihtiyacınız yok.

adsiz

Yeni bir uygulama ile tüm KKTC ve Gürcistan uçuşları için Atatürk Havalimanı’nda ayrı bir masa kurulmuş. Çıkış belgesi olan kağıdı ve hava alanı içerisinde çektirdiğiniz bilet ile kimlik fotokopinizi ‘G’ sırasında bulunan bu masada onaylatıyorsunuz. Belge ve kimlik ile gümrükteki sıranıza doğru devam ediyorsunuz.

Ercan Hava Limanı’ndan indikten sonra Girne, Lefkoşa ya da Gazimağusa’ya gitmek için iki alternatif var. Biri KIBHAS’ın servisleri diğeri de taksi. KIBHAS ile 15 TL’ye tüm kentlere gidiliyor. Bu hizmeti kullanmak için saatlerini kaçırmamak ve önceden rezervasyon yaptırmak gerekiyor. Link için tık tık. Eğer taksi kullanacak sayıdaysanız taksiler Ercan’dan Girne ve Lefkoşa’ya 90-100, Gazimağusa’ya 110-120 arası bir fiyatta götürüyor. Artık indirim olayında yardırın, orası size kalmış. Kuzey Kıbrıs’ın içerisinde ise dolmuşlarla tüm kentlere ulaşmak mümkün. Bunun için de Kombos firması kullanılıyor.

*KKTC uçuşları İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Kayseri, Trabzon, Hatay, Antalya ve Gaziantep’ten direkt yapılıyor.

Kuzey Kıbrıs’a Dair Bilinmesi Gerekenler

Kuzey Kıbrıs’a gitmeden önce ve gidince bilmemiz gereken bir takım şeyler olduğunu düşünüp iki dakika Kamu Spotu yayınlamam lazım.

  • Üstte de dediğim gibi Kuzey Kıbrıs’a yapılan tüm uçuşlar dış hatlardan yapılıyor. Çıkış için pasaport istenmiyor yalnızca kimlik ile birlikte alandan alınan kağıdı dönerken de kontrol edeceklerinden kaybetmemeniz gerekiyor. Yurt dışı olmasa da Kuzey Kıbrıs’ta kalma süresi var. Bana 90 gün olarak verildi. Gün sayısı değişebilir.
  • Geçiş sırasında KKTC tarafında ‘Kıbrıs’a en son ne zaman gelmiştin?’ gibi bir soru gelebilir. Çalıştığınız yerden yani.
  • Türkiye’den giderken Ercan Hava Limanı’ndaki freeshop’a değil; dönüşte uğrayacağınız freeshop’u tercih edin edecekseniz. Ama fiyatlar asıl KKTC’de ucuz.
  • Hava Limanı’ndan merkezlere gitmek için yine yukarıda bahsettiğim taksi ya da KIBHAS kullanımını yapın. Şayet araba kiralayacaksanız direksiyonun sağda olduğunu ve trafiğin soldan aktığını unutmayın.Jpeg
  • Araba kiraladınız diyelim. Sakın alkollü (50 promil üstü) araç kullanmayın. Bizdeki gibi öyle dayı oğlu ile serbest kalmalar yok. Para cezası da yok. İlk yakalanmada direkt hapis ve ehliyet cezası geliyor.
  • KKTC’de TL geçiyor.
  • Telefonlar yurt dışı kapsamasında. Mobil veriyi kapatın ya da alandan bir tane Telsim hat gömün.
  • Rakının ucuzluğu dünyada hatta kainatta görülmemiş derecede. Rakı alın. İçemeyen varsa gargara yapsın.
  • Tüm Kıbrıs toprağının AB toprağı olduğunu unutmayın.
  • Bülent Ecevit’in ve Rauf Denktaş’ın burada değeri oldukça büyük. Bilin.
  • Ve son olarak Kıbrıs Türkçesi ile ilgili etimolojik bilgiler geliyor. Her ne kadar bu halk kendileriyle şive taklidi ile konuşulmasına alışmışsa da yine siz en fazla Kıprıslı deyin ve orada kalın. Çoğu Türkiye Türkçesi bilse de kendi aralarında Kıbrıs Ağzı’na dönüyor. En çok soru cümlesi olmayışına takılabilirsiniz (napan, gidebilecen gibi). Ya da bolca zamansız fiiller (geliyorum yerine gelirim, geliyorsun yerine gelin gibi) görülebilir.

Lefkoşa-Girne-Gazimağusa 

Kuzey Kıbrıs’ta bir yerden bir yere gitmek öyle kolay değil. Kentler arası mesafe en az 1 saat ve dolmuşlar bir de sezon yaz değilse erkenden bitiyor. Diyelim ki hafta sonu geldiniz ve bu üç büyük kenti gezmek istiyorsunuz. Bunun için ya araç kiralayacaksınız ya da çok kişiyseniz tur ayarlayacaksınız. Ben de kalabalık bir grup olduğumuz için Vito aracı olan bir firmayla 3 büyük kenti gezdirmesi için 400 TL’ye anlaştım. 7 kişi kadarsanız gayet uyguna geliyor. Baştan nereleri görmek istediğinizi siz belirleyip firmaya iletirseniz sonrasında problem yaşamazsınız.

Lefkoşa

Kuzey Kıbrıs’ın Gazimağusa ile birlikte gezilecek tarihi yerlerinin başında geliyor Lefkoşa. Denize kıyısı olmadığı için deniz tatili değil ama tarih ve alışveriş konseptli bir seyahat vaat ediyor.

Kapalı Çarşı: Bu kenti gezmeye Kapalı Çarşı ile başlanabilir. Alışveriş yapmak ya da otantik sokaklarında dolaşmak için uğranılası Kapalı Çarşı’da yöresel lezzetler ve hediyelik eşyalar bulunabilir.

Barbarlık Müzesi: Kuzey Kıbrıs’ın dramatik hayat hikayesine tanıklık eden ve insandan bir şeyler alıp götürecek kadar etkileyici bir müze olan Barbarlık Müzesi‘ne uğramadan dönülmemesi gerekiyor. Bu tanımı ne yazık ki bu müze için yapıyor olmak utanç verici.

kıbrıs-gezilecek-yerler

1963’te yaşanan Rum ayaklanması ile Türklerin saldırılara uğramaya başlamasına ve bu olayları takip eden Kıbrıs Türk Kuvvetleri Alayı’nda görevli Binbaşı Nihat İlhan’ın Rum çetecileri tarafından evinin basılmasına Barbarlık Müzesi’nde tanık oluyoruz. 25-26 Aralık 1963’te Lefkoşa’da geçen olaylarda, Binbaşı Nihat İlhan’ın ailesinin içinde bulunduğu bu ev, Rum çeteciler tarafından basılır ve tüm ailesi kurşuna dizilerek öldürülür.

kıbrıs-gezilecek-yerler

Günümüzde, yaşanan bu katliama ve 3 küçük çocuk ile evdeki (1 kişi hariç) tüm insanların katledilişine kan lekeleriyle ve kurşun izleriyle bu evde tanık oluyoruz. Utanç, hüzün, acı ve birçok isimsiz duyguyu aynı anda yaşıyoruz.

*Müzeyi gezmek ücretsiz.

Selimiye Camii: Eski şehir merkezindeki Selimiye Camii, Kuzey Kıbrıs’ın en eski yapılarından biri. Eski adıyla St. Sophia Katedrali olan ve Lüziyanlar Dönemi’ne ait bu camii, Paris’teki Notre Dame Katedrali’nin bir benzeri.

Büyük Han: Asmaaltı Meydanı’ndaki Büyük Han’da hem hediyelikler hem de Kuzey Kıbrıs’a özgü yemekler bulunabiliyor.

Girne

Kuzey Kıbrıs’ın en hareketli ve en popüler kenti Girne’nin alışverişte ve gece hayatında namı salınsa da, gezilecek yerleri de azımsanacak kadar az değil.

Kaçakçının Köşkü (Mavi Köşk): Girne-Güzelyurt dağ yolu üzerinde, Orta Doğu Teknik Üniversitesi yakınlarındaki Çamlıbel köyü’nde bulunan bu köşk, bu toprakların adeta Pablo Escobar’lık hikayesini oluşturuyor.

kıbrıs-gezilecek-yerler

Öncelikle Behlül tavırlarındaki köşkün sahibi Paulo Paolides’i tanıyalım. Kendisi İtalyan asıllı bir Rum. Doğum yeri Kıbrıs ve avukat. Tabii aslında mafya avukatlığı yapan bir silah kaçakçısı.

Paulo Paolides

Avukat görünümlü silah kaçakçısı olan bu abimiz, Kıbrıs’ta yaşanan katliamlarda dahi refah içerisinde köşkünde yaşamaktaydı. Dışarıdan asla görünmeyen köşkünün mimarını da öldürmüştü. Köşkün kapıları özel açma sistemine sahipti ve odaların duvarları aynadan olup, perdeleri ses geçirmiyordu. Her odanın rengi amacına göre farklı bir renge aitti. İçlerinde en önemlisi de abimizin kötü niyetle düşünmek istemediğim çocuklara olan düşkünlüğü sebebiyle yaptırdığı sarı oda. Deprem olsa bile binaya ekleme olarak en sağlam malzemelerden yaptırılan bu oda yıkılmayacak kadar sağlamdı. Bu yüzden misafir çocukları bu odada kalıyordu.

*Müze, askeri bölgede bulunuyor ve TSK mensubu ile öğrenciye 2 TL, diğer kategorisine 3 TL. İçeride fotoğraf çekmek yasak.

Karaoğlanoğlu Şehitliği ve Açık Hava Müzesi: Kıbrıs Barış Harekatı’nda şehit düşen askerler anısına yaptırılan şehitlik bu ismi harekat sırasında Kıbrıs’a ilk çıkan Türk Silahlı Kuvvetleri alayının komutanı Halil İbrahim Karaoğlanoğlu’nun isminden alıyor. Şehitlikte 70 TSK askerinin cenazesi bulunuyor.

kıbrıs-gezilecek-yerler

Şehitliğin içerisindeki Açık Hava Müzesi’nde ise harekat sırasında kullanılan tanklar bulunuyor. Hem parkın içerisinde hem de parkın sonundaki müzede, Kıbrıs Barış Harekatı’na dair tarihsel anlara şahit olunuyor.

Yavuz Çıkartma Plajı ve Zafer Anıtı: Karaoğlanoğlu Şehitliği’nin hemen yakınındaki Yavuz Çıkartma Plajı, Kıbrıs harekatında TSK’nın Kıbrıs’a ilk ayak bastığı nokta. Plaj kısmında ne yazık ki gece kulübü ve otel bulunuyor. Geçmişi bu derece ağır bir bölgeye daha farklı bir vizyon çizilebilirdi diye düşünüyorum.

Plajın yukarı kısmında bölgede şehit düşen askerlerin anısına ithafen yapılan ve Lefkoşa’ya doğru eğimli duran Zafer Anıtı bulunuyor.

kıbrıs-gezilecek-yerler

Bellapais Manastırı: Kuzey Kıbrıs’ın en kendine has köylerinden biri olan Beylerbeyi Köyü’ndeki manastır Roma döneminde inşa edilmiş. Tipik bir Orta Çağ mimarisi olan ve Beşparmak Dağları ile Girne’yi sonsuz kere seyrettiren Bellapais Manastırı, birçok festivale ve etkinliğe de ev sahipliği yapıyor.

Girne Kalesi: Bizanslılar sahnede. Yine Arap-İslam saldırılarına karşı koymak için yaptırılmış kale ile karşı karşıyayız.Kaleye girmek için bir hendekten geçiyoruz, içine girildiğinde ise St. George Kilisesi, Osmanlı Amirali Cezayirli Sadık Paşa’nın lahiti, Venedik kuleleri, Lüzinyan dönemi odaları, cephanelikler ve Batık Gemi Müzesi bulunuyor.

Girne Limanı: Güneşi batırmalık ve Instagram’a foto atmalık mekan için istikamet Girne Limanı. Girne’nin kalbinin attığı; hem turistlerin hem de balıkçıların mekanı olan limanda yer alan restoranlardan birine giderek günü sonlandırın.

Gazimağusa

Kuzey Kıbrıs’ın en orijinal yeri kuşkusuz Gazimağusa. Ortaçağ mimarisinin canlı bir örneği olan Gazimağusa, Kuzey Kıbrıs’ın gezilecek yerleri listesindeki birçok alternatifi barındırıyor. Daha detaylı gezi rehberi için tık tık.

Mağusa Limanı: Üzerine ağıt yazılan Mağusa Limanı, kentin en önemli simgesi. Akdeniz’in önemli bir limanı olan Mağusa Limanı gezmeye elverişli bir yer olmasa da tarihi önemi için görülesi yerlerde.

Othello Kalesi: 14.yy’da Luzinyanlar tarafından düşman saldırılarına karşı limanı korumak için yapılıyor. bu kale. Kalenin tasarımındaki planlamaların Leonardo Da Vinci tarafından Venediklilere verildiği rivayet edilir. Leo, her yerdesin Leo.

othello castle famagusta ile ilgili görsel sonucu

Kıbrıs’ın İngiliz sömürgesinde olduğu dönemlerde Othello adını alan kale, bu ismi tahmin edebileceğiniz gibi Shakespeare’in aynı adlı tragedyasından alıyor. Ki oyunun bir kısmı da Kıbrıs’ta geçmekte.

Lala Mustafa Paşa Camii: Gazimağusa’nın merkezinde ihtişamlı bir karşılama yapan cami,Katolik Aziz Nikolas Katedrali’nden camiye çevrilerek Kıbrıs Fatihi olarak anılan Lala Mustafa Paşa’nın adını almış.

DCIM103GOPRONamık Kemal Zindanı ve Müzesi: Türk edebiyatının sürgün sanatçılarından Namık Kemal’in 38 ay boyunca kaldığı zindan, Lala Mustafa Paşa Camii’nin hemen karşı tarafında yer alıyor. “Vatan Yahut Silistre” oyunundan sonra atıldığı bu zindanının hemen yukarısında bulunan müze de gezilebiliyor.

14606313_1744892132439618_6910117957738046571_nZindanda yer alan odada Namık Kemal’e ait bir beyit yer alıyor. Bir amme hizmeti yapıp beyiti günümüz Türkçesine çevirelim: Zalim olsa ne rütbe bi perva (zalim ne kadar pervasız olursa olsun) Yine bünyad-ı zulmü biz yıkarız (yine zulmün binasını biz yıkarız)Merkez-i hâke atsalar da bizi (bizi yerin, dünyanın merkezine atsalar da )Küre-i arzı patlatır çıkarız (yer küresini patlatır çıkarız)

14650757_1744892149106283_6754693609198904830_nSinan Paşa Camii (St. Peter ve St. Paul Katedrali): İngiliz döneminde ambar olarak kullanıldığı için Buğday Camisi olarak da bilinen ve Osmanlı döneminde camii olarak kullanılan katedral bombalara sağmen ayakta kalabilmiş sağlam yapılardan.

Mağusa Surları: İstanbul’a benzer surları olan Gazimağusa’da 14 kule ve sur kapısı bulunuyor.  Çoğunlu Venedikliler tarafından yapılan bu surlar, kenti baştan başa büyüleyici kılan en önemli özelliği.

14681824_1744891439106354_3635169660735441301_n

Aziz Barnabas Manastırı: Salamis doğumlu, Yahudi kökenli ve Hristiyanlığı yaymak amacıyla çalışmalar yürüten St. Barnabas’ın manastırı da es geçilmemeli. Bölgede aynı zamanda St. Barnabas İkon ve Arkeoloji Müzesi de yer alıyor.

st barnabas monastery famagusta ile ilgili görsel sonucu

Salamis Antik Kenti: Truva kahramanı ve Salamis Adası’nın kralı Telamon’un oğlu Tefkros kuruyor bu kenti. Kent birçok kere el değiştirip sonunda yine Tefkros ailesinin üyelerinden Evagoras tarafından geçirilir. Fakat en güçlü dönemini Roma hakimiyetiyle yaşar. Kalıntıların çoğu da Roma dönemine aittir.

DCIM103GOPROSalamis Antik Kenti’nde hamam, tiyatro, Roma Villası, sarnıç ve bazilika, agora, Zeus Tapınağı ve kral mezarları görülüyor. Girişin 5 TL olduğu Salamis Antik Kenti’ne önceden bilgi sahibi olup gitmekte fayda var.

DCIM103GOPRO

Kuzey Kıbrıs’ta Denize Girilecek Yerler

Kuzey Kıbrıs’ın denizinin bir cennet tasviri, bir film sahnesi olduğu gözle görülür, hafızalardan silinmez. Öyle temiz, öyle mis bir denizdir. Lefkoşa’nın denize kıyısı yoktur, onu eledik. Girne’de deniz vardır amma gönüllerde taht kuramaz. Fakat Gazimağusa ve Karpaz denizleri efsaneler yaratır. Gazimağusa’da Galapsides, Golden Bay, Palm Beach, Koca Reyis ve Bedi’s Plajı ile Girne’de Yavuz Çıkartma, Denizkızı, Camelot, Karaoğlanoğlu, Lapta, Dome, Diana, Barış, Acapulco, Küçük Erenköy, Mare Monte plajları denize girmek için uygundur.

DCIM103GOPRO

Kuzey Kıbrıs’ta Yemek Yenilecek Yerler

Vedat Milor edasıyla başlık attım ama işin özü Kuzey Kıbrıs’ta tek bir yerde yemek yedim. Fakat artistlik yapacak bir seçim yapmışım hakkımı yemeyin. Girne’deki Maria’nın Yeri doğru seçim oldu. Babası Yorgo öldükten sonra işletmeyi devralan Maria (ki dükkanın orijinal adı Yorgo Kasap) aslen Rum ama Türkleri çok seviyor. Mekanın olayı fırın kebap ya da hırsız kebap olarak adlandırılan kuzu incik. Mükemmel bir patates ve et pişiriyorlar. Menü alınırsa 60, sadece et alınırsa 50 TL. Her ikisinde de masaya mezeler geliyor.

Dükkanın içerisi ise adeta müze. Bir yanda Mustafa Kemal Atatürk, bir yanda Rauf Denktaş’ın olduğu bir dükkan burası. Maria’nın Rum olduğunu söylemiş miydim?

Kuzey Kıbrıs’tan Ne Alınır?

Efendim geldik zurnanın kemanla olan yarenliğine istinaden bir büyüğü masaya davet etmeye. Kıbrıs’tan ne alınır sorusu için kuşkusuz cevap alkol, özellikle de rakı olur benim için.

Rakı: Peki Kıbrıs’tan hangi rakı alınır? Kuzey Kıbrıs’ta rakı fiyatları nedir? Freeshop’tan bile içki aldırtmayan bu kutsal topraklarda rakı fiyatları 10 TL den taş çatlasın 40 TL’ye çıkıyor. En kral rakı 40 civarında. Ortalama 70’lik ve 100’lükler ise 30 TL civarlarda. Yeni Rakı, Tekirdağ gibi markalar dışında Kuzey Kıbrıs’a özel Nemrut gibi markalar da tercih edilebilir.

*Benim rakı aldığım yerler Gazimağusa’daki Albatros Restoran’ın yanındaki market ve Girne’deki kuyumcuların sırasında bulunan ismini hatırlamadığım tekel bayii. Sema ve Mey İçki’yi de üretici firmalar olarak belirtelim.

Zivana: Rakı dışında Kuzey Kıbrıs’a özgü bir alkol almak istenirse bir tür konyak olan (halk kısaca ‘zıkkımın dibi’ diyor) Zivana alınabilir. Genelde üzümden yapılanı olsa da incirden yapılmış olanına da denk geliniyor. Fiyatları 15 TL civarlarında.

Hellim: Taksicilerle olan iletişimimde KOOP marka, teyzelerle olan iletişimimde Reha marka öne çıktı. İki marka arasında kilo bazında 7 TL fark vardı. İkisini de aldım. Sonuç; teyzeler haklı çıktı. (Reha’nın kilosu 21 TL)

Kahve-Çay: Kuzey Kıbrıs’ın Mehmet Efendisi ‘CON‘ kahve az-orta-çok kavrulmuş olarak yaklaşık 2.5 TL fiyatlarla birçok markette bulunabiliyor. İngiliz menşeili birçok çayı da (Ahmad Tea, P&G vb.) 10-15 TL civarlara bulabilmek mümkün.

Zeytin: Kuzey Kıbrıs’a özgü çakizdez (kırma yeşil zeytin) buralardan alınabilecek güzel şeylerden. Eğer evde kendiniz yapacaksanız kilosunu 10 TL‘den alabilirsiniz.