87.Gazi Koşusu/İSTANBUL

    İstanbul’da ne yapılır sorusunun cevabı sayfalar sürer. Bunların çoğu da hepimizin bildiği klasik şeylerdir. Gerçi o klasiklere de can kurban ama bu sefer İstanbul’da yapılacak farklı ve güzel bir etkinlikten bahsedeceğim sizlere; belki bir daha Veliefendi’de, daha doğrusu şu an bulunduğu konumdaki Veliefendi’de görmek nasip olmayacak Gazi Koşusu’ndan.

    gazi-koşusu

     Gazi Koşusu ve Veliefendi Hipodromu

    Gazi Koşusu, İstanbul’un Zeytinburnu Belediyesi’ne bağlı Veliefendi Hipodromu’nda yapılıyor. Atlara düşkünlüğü yüzünden ganyan bayisi gördü mü içeriye dalan biri olarak Veliefendi benim için önemli bir konumda ve fakat asla ganyandan zengin olmuş değilim ki burada gelmiş blog yazısı yazıyorum. Heyhat!

    Gazi Koşusu, diğer yarışlara benzemez. Koşu süresince içeride birden fazla farklı yarış yapılır ve bu farklı yarışların en sonuncusu Gazi Koşusu’dur. En heyecanlısı, en özeli, en benzersizi ve en bi diğerleri.

    Gazi Koşusu nedir, tarihi neye dayanır minvalindeki sualler için sizleri düşünerek Sayın Wiki’den alıntı yapıyorum:

    Gazi koşusu, ilk kez Kurtuluş Savaşı yıllarında Ankara’daki at yarışlarını kendi himayesinde yaptıran Mustafa Kemal, 1927 yılında emir vererek Gazi Koşusu’nun düzenlenmesini istemiştir. Ali Muhiddin Hacıbekir`in sahibi olduğu Neriman adlı kısrağın 1927 yılında kazandığı Gazi Koşusu’nu Atatürk ile İsmet İnönü birlikte izlemişlerdir. Bu önemli koşuyu 1929 yılında Celal Bayar “Cap Gris Nez” ve 1930 yılında İsmet İnönü “Olgo” isimli safkanlarıyla kazanmışlardır. 1927 yılından itibaren her yıl düzenlenen Gazi Koşusu’nun en önemli özelliği, üç yaşlı safkan İngiliz taylarının yarış hayatlarında yalnız bir kere koşabilmeleridir. Gazi Koşusu tüm koşular arasında çok özel bir anlam taşımaktadır. Bu koşuda tay koşabilmek bile büyük şereftir. Bu koşuyu kazanan safkan, yılın en başarılı atı unvanına da sahip olmakta ve yarışçılık tarihinde farklı bir yer kazanmaktadır. Bu nedenle her at sahibinin gönlünde Gazi Koşusu’na katılabilmek ve kazanabilmek yatmaktadır.

    Gazi Koşusu’nu diğer koşulardan farklı kılan bir diğer şey de elbette bu koşunun bir festival havasında geçiyor olması. Hipodroma girdikten sonra çeşit çeşit kostümlü insanlar, ceketlerindeki onurlu madalyalarıyla gelmiş gaziler, fötr şapkalı teyzeler ve simokinli amcalar. Özellikle loca kısmına baktığınızda orada ayrı bir dünya olduğunu göreceksiniz. Biz fakirler ise hipodrom demirlerinde yürü be oğlum diye haykırmakta oluyoruz o anlarda.

    Koşuyu net bir şekilde izlemek istiyorsanız alana biraz erken gidin ve kalabalığı yardırıp geçin. Başka bir tavsiye vermek isterdim ama burası İstanbul.

    6c1a4e92a601970312b59afbf5602e79

    0e836c7713da6ccac9dccfb492dc47a6

    Gazi Koşusu’na giriş 2 TL. İçeride piknik alanları mevcut. Oturup piknik yapabilirsiniz, ya da kendinize bir sucuk ekmek sardırıp çimlere yayılabilirsiniz. Koşu, bu yıl Haziran ayının son haftasında gerçekleşmişti.

    87. Gazi Koşusu’nun kazananı ise Yücel Bilik ile 3 numaralı Divine Heart olmuştu. Koşu sonrası ödül merasimi de ayrı bir güzel.

    IMG_1809

    Veliefendi’ye Nasıl Gidilir?

    Veliefendi, Bakırköy ile Zeytinburnu arasında kalan aynı isimli bölgede buluyor. Buraya gelmek için Bakırköy sahil yolunu takip edebilirsiniz. Yine Marmara Forum’a gelen-giden minibüslerle de Veliefendi Hipodromu’na gidebilirsiniz.

    Bu yazıyı yazmamın en önemli iki sebebinden biri Veliefendi Hipodromu’nun yakın zaman sonra bulunduğu yerden taşınacak olması haberi. Bir sembol, bir klasik daha veya adı her neyse değişimin kurbanı oluyor. Böylece mekanlar taşınırken olan anılara oluyor.  Umarım anılar ve mekanlar kıymeti bilinenlerden olur. Mu?

    Bu arada diğer sebebime gelince, o da malumunuz atlar. Ama elbette onları yarışırken görmek, özgürce koştuklarını görmekle hiçbir zaman eşit olamaz.

    Gazi Koşusu'nun yakın zamanlarda hayatını kaybeden efsane atı Bold Pilot
    Gazi Koşusu’nun yakın zamanlarda hayatını kaybeden efsane atı Bold Pilot

    Gün gelir de, bir gün imkan olursa Gazi Koşusu’nu yerinde izleyin derim. Ama demirlerin ardında “yürü be oğlum” diyerek:)

    Bir cevap yazın

    E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir