Erdek gezi rehberi notlarına taaa 1988 yılından başladığım için kendisine biraz torpilli davranmış olabilirim. Evet, başa sarıyorum. Her şey 1988 senesinin Temmuz ayında doğmamla başladı. Çünkü böylece bir yanım doğrudan Erdek’li olmuş oldu. Bana sorarsanız insanın doğar doğmaz yazlık bir yerle bağlantısının olması güzel bir şeydi. Bir kere okuldan çıkınca eve değil, direkt denize gidiyorsunuz. Aşırı cool bi hareket. Bir de o zamanlar, her Erdek’linin övündüğü ‘eskiden Bodrum, Çeşme yoktu. Zeki Müren’in Erdek’te evi vardı‘ dönemine denk geliyordu ki, bu gayet havalıydı.Erdekli olmam sebebiyle aşağıda Erdek gezi rehberi dahilinde Erdek’te gezilecek yerler, Erdek’te ne yenir, Erdek’te nerede kalınır gibi konuları detaylıca anlatmaya çalıştım. İstanbul’a yakın hafta sonu gidilecek iyi bir alternatif olan Erdek’te iki gün merkez taraflarında gezilir, iki gün daha varsa köylere ve koylara giderek Kapıdağ turu yapılır ve bu çok iyi bir fikir olur.
Erdek Gezi Rehberi
Balıkesir’e bağlı bir ilçe olan Erdek, Kapıdağ Yarımadası’ndaki Erdek Körfezi’nde yer alıyor. Türkiye’nin ilk tatil yeri olan ve tarihte çeşitli uygarlıklara ev sahipliği yapması sebebiyle Türkiye’nin en önemli ilçelerinden biri olan Erdek Bandırma, Manyas, Gönen, Biga’ya oldukça yakın bir konumda bulunuyor.
Erdek’te Gezilecek Yerler
Erdek ufak bir yer. Hatta Erdek gezi rehberi nasıl olur diye sordurtabilen bir yer. Ama bu durum, hemen gezeriz anlamına gelmiyor. Çünkü dolu dolu bir rota için Erdek hakkında araştırma yapınca hem merkez hem buraya bağlı köyleri de gezmeye kalkar ve iki günün yetmediğini fark edersiniz. Eğer sadece hafta sonunuz varsa Erdek merkezde sahil dolaşmalı ve yemeli içmeli bir gezi yapar, birkaç tarihi yer de görelim derseniz Erdek gezi rehberi listesinden planınızı oluşturabilirsiniz.
Kyzikos Antik Kenti
Coğrafyanın babası Strabon’a göre burada yaşayan ilk topluluk Yunanistan’dan gelen Dolianlar imiş. Birçok uygarlığa ev sahipliği yapan Kyzikos, Dünyanın 8. harikası sayılıyor. Roma İmparatorluğu’ndaki en büyük sütün başı olan ve Anadolu’da benzeri olmayan 2 metre çapında, 2.5 metre yüksekliğindeki devasa sütun başına sahip Kyzikos Antik Kenti’ne gitmek için Bandırma’ya gider gibi devam edilir ve Düzler Mevkii üzerinde görülen tabelalar takip edilir.
Hadrianus Tapınağı
Erdek gezi rehberi listesine alınması gereken Kyzikos Antik Kenti, içerisinde yer alan Hadrianus Tapınağı, İmparator Hadrianus adına Kyzikos’lu mimarlarca yapılmış. Bu Kyzikos’lu mimarlar aynı zamanda Efes Antik Kenti giriş kapısı, Bergama’daki ve Atina’daki sütunlar gibi eserlerin sahibi. Burası büyük bir antik kent değil sadece kalıntı olarak var. Kalıntılar içerisinde görülecekler ise amfitiyatro, altıköşe kuleler, Bouleuterion, oğulları tarafından Bergama Kraliçesi Apoolonis’in adına tarafından yaptırılan tapınak ve Kirazlı Yayla Manastırı.
Kirazlı Manastırı
Havari Lukas’ın yaptığına inanılan, tarihte Rumların dini merkezi olarak kullanılan Kirazlı Manastırı, Fener Rum Patrikliği Katedrali’nde sergilenen Meryem Ana ikonu için yüzlerce kişinin ziyaret ettiği bir yermiş. 1922 yılından itibaren uzun bir süre terk edilmiş vaziyette kalır. Kirazlı Manastırı, ağaçlar ve nehirler arasında saklanan gizli bir mabed. Kirazlı Manastırı için ideal zaman ilkbahar ya da sonbahar. Erdek gezi rehberi kapsamında mutlaka ziyaret edilesi bir yer.
Zeytinli Ada
Dönem dönem Galatasaray’lı futbolcuların burada antrenman yaptığı söylense de hayatım boyunca bir tane futbolcu görmedim. Yetmedi üç kulaç yakınlıktaki bu adaya yüzerek gidersen elektrik çarpar şeklinde senelerce kandırıldık. Çocuktur başına bir şey gelmesin diye öyle dediklerini umuyorum ebeveynlerimizin. Fakat bilmeliler ki, yasak olan güzeldir ve muhakkak gidilir. Adını üzerindeki iki zeytin ağacından alan Zeytinli Ada’da, M.S.500’lerde inşa edildiği sanılan Meryem Ana Kilisesi bulunur. Bu kiliseye ait Meryem Ana ikonası ise Fener Rum Patrikhanesi’nde sergileniyor. Doğu kilisesi, manastır, ayazma, iki hamam, fener, yeraltı kilisesi, kayıkhane, erzak deposu ve Kybele Kutsal’dan oluşan tarihi eserleri ile Zeytinli Ada, tarihinde ise en çok şifalı kaynak suyu ile önem taşımış. Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesi’nde şu satırlarla Zeytinli Ada’daki şifalı sudan bahsettiği görülür. “Bu Erdek’in karşı garbında bir mil bait derya içere taam sofrası kadar bir yerde kaynar bir ılıca suyu vardır ki Adem içine girmeyi tahammul edemeyip deryaya karıştığı yerde gusul ederler. İki türlü hasai kudret bireşince gusul edenler hayati cavidani bulurcasına memnun ve sıhatül vücut olurlar. Evliya Çelebi Seyahatnamesi”
Aslen bir arkeopark olan Zeytinli Ada, bir dönem ziyarete açıldı ve günübirlik turlarla turist ağırladı. Şu an ise devam edilen kazı çalışmaları sebebiyle kapalı olan Zeytinli Ada, çok yakında Türkiye’nin ilk ada müzesi olarak yeniden hizmet verecek.
Seyit Gazi Tepesi
Bütün Erdek’i görebildiğimiz tepe manzarası burası. Seyit Gazi’nin türbesinin burada olması sebebiyle, özellikle Hıdırellez zamanında dilek dilemeye buraya gelinir.
Sahil Şeridi
Başlı başına bir güzellik olan sahil şeridi boyunca yürümek, kayıkçıları selamlamak bir hafta sonunu güzel kılar, iyi gelir, zihni açar. Erdek’te sahil şeridi Çuğra ve Kurbağalı olmak üzere iki tanedir.
Apostol
Vaktiyle Ayia Apostoli isimde bir kilisesi olan Apostol Mesire Yeri’nin önemi buradaki çınar ağacından kaynaklanıyor. Apostol’da yaşlı bir koca çınar ağacı vardır ve bu ağacın mağaraya benzeyen kocaman bir boşluğu bulunur. Bu boşluk bir insanın geçeceği kadar büyüktür. Özellikle Hıdrallez’de, Seyit Gazi ile birlikte gidilen favori yerlerdendir. Her Hıdırellez’de Apostol’daki çeşmeden su içilir, dilekler tutulur ve çınar ağacının deliğinden üç kez geçilir. Erdek’ten Ocaklar’a doğru giderken yolun sağ tarafında bir çeşme ve Apostol tabelası görülür. Buradan sağa girerek yaklaşık 300 metre sonra Apostol’a varılır.
Erdek Açık Hava Müzesi
Adının böyle büyük durduğuna bakmayın aslında ufak bir alan burası. İçinde Kyzikos Antik Kenti’ndeki Helenistik ve Roma dönemine ait kalıntılar yer alıyor. Ne yazık ki gereken önemin verilmediği bu kalıntılar ve çevresi oldukça bakımsız.
Anıt Ağaç
Kurbağalı Sahili’nde bulunan tarihi anıt ağacın dikim tarihi 1860. 19 metre yüksekliğindeki ağacın çapı ise 114 metre. Sahilden yürüyüp geçerken kısa bir mola vermek güzel olur gölgesinde.
Erdek’in Köyleri
Erdek merkezini, sahillerini ve tarihi yerleri gezdikten sonra diğer günler için otogardan minibüslere binerek kısa bir yolculukla Narlı, Ocaklar, İlhanlar, Ormanlı,Turanlar, Ballıpınar gibi birçok enfes köye gidilebilir.
Erdek’te Nerede Denize Girilir?
Şüphesiz Erdek gezi rehberi notlarında denize girilecek yerler olmalı. 12 km. uzunluğunda bir sahil şeridi ve palmiye ağaçlarıyla Santa Barbara olmaya aday bir yer aslında Erdek. Santa Barbara’dan farkı, konumu gereği aldığı rüzgarlarla deniz analarıyla birlikte yüzmeyi öğretir.
Kurbağalı
Erdek merkeze yakın denize girilecek yer Kurbağalı‘dır. Merkezden başlar, Seyit Gazi Tepesi’ne kadar devam eder. Genelde yazlık evlerin bulunduğu Kurbağalı sahilini sonundaki beach sebebiyle daha çok gençler tercih etse de denizinin çok güzel olduğunu söyleyemeyeceğim.
Çuğra
Benim tercihim Çuğra. Hem denize girmek hem de palmiyeli o güzelim yolundan yürümek için… Fakat sabah erken saatlerde veya akşamüstü. Çünkü bilhassa hafta sonları feci bir duruma dönüşür burası. Bu yüzden kalabalık zamanlarda öğlen olmadan ya adını vermeyeceğim (üzgünüm) saklı köşemize atarız kendimizi.Çuğra tarafında denize girmek için isteyen yürüyebilir isteyen de Erdek Merkez Camii karşısından kalkan Kamplar minibüsüne binebilir. Minibüs ile yaklaşık 8-9 dakika sonra Çuğra’nın en sonuna varmış olunur. Çay bahçelerinin olduğu noktadan tekne kiralayıp da Çuğra’ya gitmek mümkün. Bunun dışında bisiklet kiralayarak da Çuğra’ya gelinebilir. Fakat yazları sahil şeridinden bisikletle gitmek yasaktır. Araba yolu kullanılır. Denize girmek için diğer alternatifler ise Düzler’den sonra karşılaşacağınız Kamplar Bölgesi ile Erdek’e yakın adalardır. Marmara Adası, Avşa ve Paşalimanı da limandan kalkan gemilerle kısa sürede ulaşılabilecek yakınlıktadır.
Erdek’ten Marmara Adası ve Avşa’ya gitmek için limandan kalkan arabalı vapurlara biniyoruz. Yayalar yaklaşık 5, 6 TL vererek adalara gidebilir. Marmara yaklaşık 1.5 saat, Avşa 3 saat sürer. Paşalimanı için de yine limandaki vapurlara gitmeniz ya da yazları yapılan tekne turlarına katılmanız gerekiyor.
Erdek’te Ne Yenir?
Bir deniz beldesinde şüphesiz balık yenir, midye yenir, denizden ne çıkarsa yenir. Bunun için Kokoreççi Ufuk’un ve Halil’in seyyar arabadaki midye dolmaları, Kafkas’ın midye tavası, Denizhan Keyfi’nin sardalyası, Arteka Restoran’ın sarıkanatı, istavriti ve tarağı deniz ürünü yemeleri için tavsiyemdir.
Böyle tost adı mı olur diyeceğiniz Haşmet ve Rıfkı arkadaşları meydandaki ÖGS Tost‘tan yemeniz önemle arz olunur. Balıkesir’in güzel etleri için Durak Restoran’da iskender ve kuzu şiş yemeyi de unutmuyoruz.
Sabah kahvaltısı için Tat Fırın‘ından yağlı poğaça; Doğa’dan mihaliç peyniri alıyor ve Balıkçı Kahvesi’ne gidiyoruz. Olur da kışın Erdek’e giderseniz romantik bir deniz kenarı şarap keyfi için yolunuzu Çuğra’nın en sonundaki Hoca’nın Yeri’ne düşürünüz. Geceye de Park Lokantası’nda bir kelle paça yakışır.
En sona da Halim Usta’dan karadutlu dondurma yazıyorum, e yemeden dönülmesin.
Erdek Gece Hayatı
Aranızda gitar çalmasını bilen varsa Erdek sahillerinde çok şahane 90’lar night yapabilir; Yaşar’dan Haluk Levent’ten şarkılar söylenebilir. Çünkü gece hayatı yalnız bundan ibarettir. Hiç mi yok takılmalık yer diyene az da olsa güzel bir iki mekan tavsiyem olsun: Aspava, Saklıkent, Barni Bar, Kaya The Rock.
Erdek’ten Ne Alınır?
Başlıca geçim kaynağı zeytincilik olan Erdek’ten alınacakların başında zeytin, zeytinyağı ve zeytinyağlı sabun gelir. Kırmızı soğan üretiminin yaygın olduğu Turanköy’den ve Ballıpınar’dan soğan alınır. Bir de taşımaya üşenmezseniz muhakkak diyorum kavun götürün eve.
Erdek’te Pazartesi ve Cumartesi olmak üzere iki kez pazar kurulur. Pazartesi pazarı gıda alışverişi içindir, uğranılasıdır.
Erdek’te Nerede Kalınır?
Buralar öyle butik otellerin, her şey dahillerin olduğu yerler değil, buralar pansiyonculuğun harman olduğu yerler. Otogarda iner inmez ‘boş oda, boş oda’ diyen pansiyoncular zaten sizi bulacaktır. Lakin evde kalmak istemiyorsanız şöyle birkaç alternatifiniz olsun: Maceracılar için Yeşilim Camping, konfora gerek yok başımızı sokacak yer olsun yeterciler için Rüyam Motel, ailece kalacağız uygun olsuncular için Öğretmenevi, Kafkas Motel, Yağcı Motel ya da Kırtay Hotel, az biraz lükse kaçsın diyenler için Kleite Hotel ya da Agrigento Otel, askeriye mensupları için Erdek Askeri Kampı, genciz ortam olsun diyenler için Pınar Otel, Bir İnci Yalısı, hemen meydanda olsun diyenler için Mavi İnci Park Otel.
Nasıl Gidilir?
İstanbul’dan feribot ile; Yenikapı’dan İDO Feribotları ile iki saat süren bir yolculukla Bandırma’ya ulaşılır. İskeleden iner inmez hemen sağda bulunan minibüslerle de 20 dakika sonra Erdek’e varılır. İDO Feribotları’nın ücreti, arabalı ya da yaya olmak üzere ve dönem dönem değişiyor. Sefer saat ve ücretleri için link. İDO İskelesi’nden sonra sağ tarafa yürüyerek Erdek minibüslerine binilir ve 20 dakika sonra Erdek’e varılır. Minibüs ücretleri 4.5 TL.
Tekirdağ’dan RORO ile; Yol biraz uzasa da (yaklaşık 5.5 saat) Tekirdağ tarafından gelecekler bu alternatifi de değerlendirebilir. RORO saatleri linki burada. Yazları ise yine aynı güzergahta işleyen hızlı feribotlar mevcut.
Araba ile; İstanbul’dan araba ile Erdek’e gelmek için Bursa-Karacabey yolu üzerinden yaklaşık 4.5-5 saatte varılabilir.
Erdek’e Ne Zaman Gidilir?
Yazın; Erdek’e gidilecek yüksek sezon zamanları elbette yazları oluyor. Bursa, Balıkesir ve İstanbul ağırlıklı yerli turist ile Almanya ağırlıklı yabancı turist akınına uğrayan Erdek, yazları İstanbul’a yakın ve uygun tatil yeri arayanların imdadına yetişiyor.
Kışın; Erdek, körfezde ve açıklıkta olduğu için kışları da gayet soğuk olabiliyor. Henüz doğal gaza geçmediği için kış aylarında yoğun kömür kokulusu olan bir havası oluyor ne yazık ki.
Baharları: Yine her yerin en güzel ayları sonbaharlarıdır anlayışı Erdek için de geçerli. Eylül, Ekim, Kasım bence Erdek’in en mükemmel zamanlarıdır. Balık olur, zeytin olur, deniz en güzel halini alır. Bu ayların dezavantajı şiddetli lodostan ve poyrazdan dolayı her an feribotlar iptal olabilir.
Arteka’dan Erdek’e
Erdek gezi rehberi dahilindeki tüm gezi noktaları dışında buranın tarihine de merak salanlar için bilgiler vermek gerekiyor. Kapıdağ Yarımadası’na gidiyoruz. Orada bir körfez var: Erdek Körfezi. Bir yarımadaya kurulu körfez olan Erdek, Balıkesir’e bağlı ve buranın kuzeyinde yer alıyor. Güneyde bile olsa bir yerin her zaman en kuzeyi benimdir.
Euise, Arktonesos ve Arteka Erdek’in ilk bilinen adlarından. Arktonesos adını ve bu adlı Erdek kentini ilk kez Heredot’tan duyuyor; üzümünden, zeytininden ve şarabından bahsettiğini öğreniyoruz. Anlıyoruz ki yanlış zamanda doğmuşuz. En güzel zamanları meğer Heredot yaşamış.
Arteka adına baktığımızda, bu ismin Luvi dilinden geldiğini (Luvi, Anadolu’nun en eski dillerinden biridir) öğreniyor ama anlamının ne olduğunu bir türlü bilemiyoruz. Kendisi için kral diyen var. Bence de muhterem bir zat olacak ki, günümüzde Erdek’in çoğu yerinde bu isim kullanılıyor.
Miletoslu Göçmenler’in Kurduğu Şehir
İsimleri ardımızda bırakıp Erdek’in kuruluş hikayesine gelelim. M.Ö. 8. yüzyılda Miletoslu göçmenler kuruyor Erdek’i. Persler, önderliğini Miletos’un yaptığı Batı Anadolu ayaklanmasına katılan tüm kıyı kentleri bombalayınca, kaçan halklar, günümüzdeki Erdek’in olduğu yere yerleşir. Seneler seneleri kovalar ve 1339 yılında Erdek, Orhan Gazi’nin oğlu Süleyman Paşa tarafından fethedilerek Türk egemenliğine geçer.
Büyük oranda Rumlar’ın yaşadığı Erdek’te, zaman içerisinde Karacaova,Kavala Pomakları, Giritli ve Boşnak göçmenleri yaşamış. Yani halkın büyük çoğunluğu Selanik ve Girit’ten Lozan Mübadelesi ile gelen göçmenler. Batı Trakya’dan alınan bu göçle hala Erdek’in bazı köyleri tamamen Pomak köyleridir. Bu köylerde zelnuk böreği, langitka, sini pidesi gibi Pomak yemekleri yapılır ve bolca beya, mari gibi hitaplar kullanılır. Erdek’in diğer büyük bölümünü ise Çerkezler ve daha sonra Romanlar oluşturuyor. Başta Marmara Adası olmak üzere, Karadeniz’den de büyük oranda göç alıyor.
Yukarıdaki videoları izlemediyseniz, bi geri dönüp izleyin. Orada hem Atatürk’ün Erdek’e geliş hikayesini dinleyecek hem de Pomakça’ya dair birkaç kelime bulacaksınız, sizi bilmem ama tarihe tanıklık eden hikayeler ve diller beni çok heyecanlandırır ve mutlu eder.