Tiran’da Nerede Ne Yenir Ne İçilir?: Arnavutluk Yemekleri ve Tiran Restoranları

Vizesiz gidilen ülkelerden biri olan Arnavutluk’un başkenti Tiran, genelde ‘orada gezilecek bir şey yok’ muamelesi görse de Tiran’da nerede ne yenir rehberi çıkartacak derecede restoranlara sahip bir memleket. Bana sorarsanız Tiran’da gezilecek yerler konusuna da o kadar olumsuz bakmamak gerek. 4 günlük bir Tiran gezisinde birçok gezilecek yer bulmuşluğum var. Tüm gezi duraklarını Tiran’da gezilecek yerler yazımda okuyabilir ve ‘aaa Tiran’a bak sen’ diyebilirsiniz.

Tiran'da nerede ne yenir
Tiran Noel Pazarı’nda lokma döken New York’lu ablamız

Gelelim bu yazının faydalarına… Malumunuz üzre Arnavutluk’un yemekleri meşhurdur; böreği olsun ciğeri olsun mezeleri olsun güzel bir mutfağa sahiptir. Tiran gezimde elimden geldiğince yöresel yemekler aradım. Ama Tiran’da yerel lokantalar bulmakta zorlandım. Tiran’da çoğu restoran cafe-restoran tarzında olduğu için ucundan geleneksel yemekler bulduğumda resmen sevindirik oldum. Gittiğim Tiran restoranlarını ve Tiran restoran fiyatlarını fikir vermesi açısından bu yazıda topladım. Arnavutluk’un başkenti Tiran’da nerede ne yenir ve ne içilir, Tiran yemekleri nelerdir detayları da sizin Tiran seyahatiniz için belki yardımcı olabilir.

Arnavutluk (Tiran) Yemekleri

Arnavut mutfağı, mutfak kültürleri içerisinde güzel bir yere sahip. En azından benim için. Arnavut ciğeri olsun, arnavut böreği olsun efendime söyleyeyim elbasan tava, samsa, papara olsun bunlar güzel şeyler. Genel olarak bilindik Arnavutluk yemeklerine biraz daha yöresel ilave edersek arnavut ciğerinin daha sulu bir ciğer olarak servis edildiği fergese, bir tür krem karamel olan kaymaçina, lazanya krep kırması bir yemek olan petla, patlıcan oturtmasına benzeyen Arnavut çullaması gibi yemekler, Arnavutluk’un meşhur yemekleri arasında yer alıyor.

Arnavutluk’un para birimi ALL (Arnavutluk Leki). 2016 Aralık ayında 1 Euro 135, 1 TL ise 34.5  ARNAVUT LEKİNE TEKABÜL EDİYORDU.

Tiran’da Nerede Ne Yenir?

Tiran restoranları içerisinde yukarıda saydığım yöresel yemekleri yapan yerler arayışıma cafe, restoran, sokak lezzeti eklendi. Ama aklımdaki Arnavutluk yemekleri tablosunu ne yazık ki bulamadım. Bu araştırmalarım Tiran’da ne yenir gibi bir mini rehber oluşturdu; bu yüzden ilk başta aramızda soğukluk olan Tiran’la karnım doydukça anlaşmaya mı başladık ne?

Era Restoran 2

Tiran'da nerede ne yenirArnavutluk yemekleri dediniz mi buna elbasan tavayı katmadan olmaz. Arnavutluk’un meşhur yemeklerinden biri olan elbasan tava, Tiran’da ne yenir sorusunun bana göre ilk cevabı oluyor. Tiran’da elbasan tava nerede yenir sorusuna ise tek geçtiğim Era Restoran cevabını veriyorum. Tiran’da iki tane Era Restoran var. Benim gittiğim ve beğendiğim şubesi Era Restoran 2. Peki nedir bu elbasan tava? Kuzunun kol kısmından yapılan ve un, yoğurt ve sarımsak ile güveçte pişirilen elbasan tavanın lezzetli olması için hem etin iyi olması hem de yoğurtlu sosun iyi yapılması lazım. Bu yüzden Era Restoran 2 diyorum. Elbasan Tava’nın fiyatı 610 lek (4.5 Euro, 18 TL)Tiran'da-nerede-ne-yenirEra Restoran 2, geleneksel Arnavutluk yemeklerinin yanı sıra ayrı bir menüde tamamen İtalyan yemekleri sunuyor. Arnavutluk’taki İtalya etkisi özellikle yemeklerde kendini gösteriyor. Normal menüden biraz daha pahalı olan İtalyan menüden, yukarıdaki arkadaşları seçiyoruz. Masadakilerin toplam fiyatı 1.800 leka (13 Euro, 52 TL)
Tiran'da nerede ne yenir
Era Restoran’ın bir diğer özelliği ise restoranda internetin olmaması. Mekanda wi-fi yok, orada olmadığı gibi çevresindeki yerlerden de çekmiyor. Zaten insanlar masaya dana gibi yazmış. İnternete bağlanma, muhabbet et demiş.

UFO Cafe Tiran'da-nerede-ne-yenir

Trileçe fırtınası Türkiye’yi sarmışken, Balkanlara uzanan yolculuğumda Tiran’da da bir trileçe yemeden dönmeyelim diyerek UFO Cafe’ye gidiyorum. UFO Cafe, Tiran’ın ünlü İskender Bey Meydanı’nda yer alan ve Tiran Üniversitesi’ne bağlı olan bir cafe. Çok lezzetli bir trileçe yediğimi söyleyemem ama denemek isteyenler için trileçenin fiyatı 250 lek (2 Euro, 7 TL).

Osteria Tirana

Tiran'da-nerede-ne-yenirArnavutluk’la İtalya yolda karşılaşsa, hangisinin İtalya olduğunu ilk başta çıkaramayız. Zira İtalya’nın komşusu Arnavutluk’ta ve haliyle Tiran’da haddinden fazla İtalya sevgisi ve kültürü baş gösteriyor. Bunun en iyi örneği ise sokak aralarındaki adeta Roma’da hissi veren İtalyan lokantaları. İtalya’daki ara sokak osteria veya pizzeria kültürünü en iyi yansıtan Osteria Tirana’da çorba ve makarna 810 leka (6 Euro, 23 TL).

CioccolatItaliani

Tiran'da-nerede-ne-yenirBe insafsızın kızı, be nankör kedi. İşte bu mekan, Tiran’da gezilecek yerler listemi hazırlamak için yürüdüğüm onlarca yolda tek bir gram veremememin müsebbibi. Kaldığım süre boyunca her gece gittiğim bu mekan kuşkusuz Tiran’da nerede ne yenir sorusunun kesin cevaplarından. Kendi ürettikleri çikolataların yapılışını canlı olarak izlemenin mümkün olduğu mekanda sıcak çikolata ve krepler çok lezzetli. Yukarıdaki iki tatlının fiyatı ise 1.000 lek (7 Euro, 29 TL)

Byrek

Tiran'da-nerede-ne-yenirBakın benim Tiran gezim boyunca çok büyük bir sıkıntım vardı. PIRASALI BÖREK. Ben mi yanlış biliyorum yoksa Arnavutluk’un meşhur yemeklerinden biri pırasalı börek değil mi? Eğer meşhursa Tiran’da pırasalı börek yok. Bulamadım. Ispanaklı var, peynirli var, patatesli var ama pırasalı yok. Sebep? Pırasanın Arnavutçası pıras. Bakın çok zordu bunu bilmeniz. Pıras, pıras diye börekçileri gezdim ama kaderime boyun eğerek peynirli börek yedim. Tiran’da ne yenir rehberine börek katmadan gelmeyeyim diye Tiran İskender Bey Meydanı’nın arkasında yer alan börekçiler sokağına girdim. Burada yan yana birkaç börekçi var. Ben baktım gençler hangisindeyse ona girdim. 4 dilim börek ve bir şişe ayran 200 leka (1.5 Euro, 6 TL)

Noel Pazarı

Tiran'da nerede ne yenir

Eğer Tiran’a yılbaşı haftası gidildiyse, meydanlarda kurulu olan noel pazarlarından birkaç lezzet arayışı yapmak lazım. Ama bir şeyler bulur musunuz ondan emin değilim. Aralığın son haftası gittiğim için yılbaşı hazırlıkları başlamış ve noel pazarı kurulmuştu Tiran’da. Lokma döken abla dışında, noel pazarında hamur işi hiçbir şey yoktu. Hepsi etti. Genelde sosis ve sucuk ızgara yaptıkları için çareyi ekmek arası feta peynirde bulduk. Ekmek arası feta peynir fiyatı 150 leka (1 Euro, 3.70 TL)

Tiran’da Nerede Ne İçilir?

Tiran’da nerede ne yenir ile birlikte kısıtlı sayıda ne içilir sorusuna cevaplar bulduğum mekanlar oldu. Tiran yeme içme rehberinin tamamlanması adına birkaç öneri şöyle;

Tribeca Tirana Cafe

tiranda nerede ne yenir

Arnavutluk’ta kahve kültürü çok yaygın. Bu yüzden Tiran’da gidilecek birçok güzel cafe bulmak oldukça kolay. Ama çay öyle mi. Çay emek ister. Ve emeklerin karşılığını Tribeca Tirana Cafe‘de bulursunuz. Demleme çay içmek isterseniz Arnavutluk’a özgü olduğu söylenen (bildiğimiz ada çayı) çay yapan Tribeca Tirana Cafe güzel bir seçim. Çok şık bir takımla servis edilen çay alırken bir demlikten üç bardak çıktığı için iki kişi bölüşün derim. Tiran’da içtiğim bu çay bal ve limon ile sunuluyor.

Mulliri Vjeter

tiranda nerede ne yenir

Tiran’da yaygın olan kahve kültürünün en güzel örneği, Tiran’ın meşhur cafesi olan Mulliri Vjeter. Aslında Tiran’da adım başı cafe var hemen hepsi güzel kahve yapıyor. Ama genelde kalabalık olan ve kahve çeşidi bir hayli fazla olan Mulliri Vjeter daha çok tercih ediliyor. Türk kahvesi de yapan Mulliri Vjeter’de fiyatlar 50-100 lek skalasında. (En fazla 3 TL)

Radio Bar

tiranda nerede ne yenir

Tiran’da nerede ne yenir ve ne içilir listesinin zirve ismi işte bu mükemmel dekorasyonlu Radio Bar. Bar ve cafe olarak hizmet veren Radio Bar’ın ortamı Tiran’la olan bağımı kuvvetlendirdi resmen. Alkol seçenekleri oldukça fazla olan Radio Bar’da alkolsüz içecekler ise çok kısıtlı. Tiran gece hayatının büyük çoğunluğunu elinde barındıran Radio Bar, Tiran mekanları arasındaki en güzel yer.

Durres Gezilecek Yerler: Arnavutluk’tan Adriyatik’e Merhaba

Tiran’a çok yakın konumda olması sebebiyle hızlıca Durres gezilecek yerler aramasını yapıp, tarihi ve konumu için bu kente gidilir diyorum. Arnavutluk’ta olunca insan çok fazla büyük beklentilere de girmemeyi öğreniyor. Fakat Tiran’dan yaklaşık 33 kilometre (yarım saat) uzaklıktaki bu sahil kentine gitmek, Tiran’dayken yapılacak mantıklı bir hareket. Durres bir günde komple gezilecek kadar küçük olsa da memleket memlekettir inancına sadık kalarak yola koyuluyorum. Dönüşte ‘Tekirdağ sahili buraya bin basar’ cümlesini geleneksel hale getireceğim o ayrı. Tiran gezilecek yerler için detaylar mavi tıkta.

durres gezilecek yerler

Durrësi (Dıraç) Neresi?

Arnavutluk’un Adriyatik’e açılan kapısı olan Durres, ülkenin en büyük ikinci şehri. Adriyatik’e açılan diyorsam ciddiyim, bu kentin sahilinin hemen karşısında İtalya bulunuyor. Bari ve Birindisi’yi naklen canlı yayınla, şehrin sahillerinden görmek mümkün. Zaten toplu taşıma sistemi gibi İtalya’ya giden vapurlar mevcut. İtalya’ya uçak bileti pahalı olduğunda Durres üzerinden İtalya’ya gitmek belki de mantıklı olabilir. Ben bunu uygun bir zamanda deneyebilirim gibi duruyorum.

arnavutluk-durres-gezilecek-yerler
Şantiye alanı gibi görünen binaların arkası Bari.

Şehirde zamanında Osmanlı İmparatorluğu varlığını sürdürmüş. Türkçe olan Dıraç ismi de kentin diğer bir adı. Günümüzde kullanılan ismi, e’sinin üzerinde iki nokta olan Durrësi. E’nin üzerindeki iki nokta Epidamnus’u simgeliyor. Corinth ve Corcyra (Mora Savaşları) anlamına gel üst üste işaretleriyle 627 M.Ö. yılında kurulan Arnavutluk’un en eski kenti, zamanla önemli bir liman ve tren yolu oluyor. 

Tiran’dan Durres’e Nasıl Gidilir?

Tiran’a yarım saat uzaklıktaki Durres’e gitmek için önce merkezden ya da Tiran’ın herhangi bir yerinden Dogana‘nın oradan geçen otobüslere binilmesi lazım. Otobüsün üzerinde Dogana yazmıyor, bu yüzden şoföre sorarak o otobüsün Dogana’dan geçtiğini öğreniyorum. Dogana ile Tiran arası yaklaşık 20 dakika. Tiran’da otobüslerin bir durağı olmadığı için otobüsün içindeki elemana ‘Dogana’ya gelince haber ver’ şeklinde bir alarm muamelesi yapıyorum. Arkadaş haber verince de otobüsten iniyoruz. Karşımızda bildiğiniz Ankara Kızılay Meydanı duruyor.

arnavutluk-durres-gezilecek-yerler

Bu kavşak Arnavutluk’un bayrağında da bulunan Kartal sembolünün olduğu ve akla hemen Kızılay Meydanı’nı getiren bir yer. İşlev olarak da İstanbul’un eski Topkapı’sı muamelesini görüyor. Derme çatma bir otogarı mevcut. Tiran’a yakın birçok yere, yol kenarında bağıran ve yolcu arayan çalışanlara sorarak araç bulabiliyorsunuz. Duras Duras diye bağıran ilk abiyi gözüm tutmayınca daha çakal olduğuna inandığım bir başka abiyi seçiyorum. Abi kenarda bekleyin işareti yapıyor, 5 dakika daha bağırıp yolcu arıyor, sonra beni takip edin diyerek bizi minibüse götürüyor. Minibüs güzel ve ayakta yolcu serbest.

Tiran’dan Dogana otobüsleri 40 Leka, Dogana’dan Durres minibüsü 150 Leka.

Durres’e Ne Zaman Gidilir?

Yazın; Durres bir deniz kenti. Plajları, sahili var ve haliyle kendisi yazlık bir yer oluyor. Yerel halkın söylediğine göre denizi çok güzelmiş fakat ben aralık ayında gittiğimde inanılmaz yosun yoğunluğu ve dev gibi kestaneler gördüm. Denizin kestaneli olabileceği fikrine kapıldım ama araştırdığımda suyun temizliği konusunda olumlu yorumlar da okudum. Yazın giderseniz Durres’te birkaç gün takılır, oradan da ver elini İtalya yaparsınız. Gayet uygun fiyata birden fazla ülke ve şehir görmüş olursunuz. Bu bakımdan burayı bir geçiş noktası kabul edebilir ve yazın gidilecek yerler rotasına alabilirsiniz.

Kışın; Aralık ayında gittiğim Durres’te haliyle yapılacak bir şey de yoktu. Muhtemelen yazın da denize girmek ve İtalya’ya gitmek dışında Durres’de yapılacak bir şey yok. Tiran’a kıyaslarsak burada hava oldukça ılık. Aralık da bile gayet ılık bir havası vardı. Kış aylarında Durres’e ancak Arnavutluk’ta bir yerdeyseniz veya Tiran’a yakın nasılsa diye gidilebilir olduğunu söyleyebilirim.

Bahar; Yaz ile birlikte Durres’e gidilecek bir başka mevsim de bahar ayları. Özellikle sonbahar, Durres gezilecek yerleri rahat rahat gezmek için ideal olabilir. Ayrıca eylül ayında düzenlenen Durres Film Festivali ile kent biraz olsa da hareketleniyor. Alternafi bir başka bahar festivali olan Avrupa ve Akdeniz Genç Sanatçılar Bienali de 4-9 Mayıs 2017’de hem Tiran hem de Durres’de yapılacak.

durres gezilecek yerler

Durres Gezilecek Yerler

Durres gezilecek yerler için tek bir gün yeterli. Tıpkı Tekirdağ, Silivri sahilini andıran -ki bence bizim sahillerimizin gelişmemişi- sahilinde turlayıp, birkaç tarihi noktayı da gördükten sonra geziyi tamamlıyorsunuz. Fakat küçük olmasına rağmen, gezilecek tarihi önem taşıyan yerleri Tiran’dan fazla.

Fatih Camii: Tiran’dan bindiğim minibüsten iner inmez hiçbir yere sapmadan dümdüz yürüyorum. 10 dakika sonra, Osmanlı’dan kalma bir caminin bulunduğu meydana geliyorum. Bu camii, adını Fatih Sultan Mehmet’ten alan Fatih Camii.arnavutluk-durres-gezilecek-yerler

Palmiyeli Yol: İzmir’e benzettiğim palmiyeli yol, Durres’in en güzel yeri. Sağlı sollu palmiye ağaçları, kafeleri, dükkanları ile tam bir sahil kasabası yolu burası. Muhtemelen Durres’in en güzel caddesi olan bu yolun yazın daha eğlenceli olacağı aşikar.durres gezilecek yerler

Amfitiyatro: Balkanlar’ın en büyük Roma amfitiyatrosu, Durres gezilecek yerleri sıralamasının bir numarası olmalı. Fakat şehir merkezinde yer alan bu amfitiyatro gerçek bir harabeye dönüşmüş. Tabelasındaki yazılar silinmiş, herhangi bir bilgi okumak mümkün değil. Araştırınca öğreniyorum ki bu yapı, M.S. 2 yüzyılda İmparator Trajan döneminde yapılmış. 20.000 kişi kapasiteli bu yapıya benzer başka bir yapı Arnavutluk’taki hiçbir şehirde yok. Dünya Mirası adayını olduğunu öğrendiğim bu amfitiyatroya belediye sahip çıksın çağrısı yapıyorum buradan.

arnavutluk-durres-gezilecek-yerler
Roma amfitiyatrosu
arnavutluk-durres-gezilecek-yerler
Roma amfitiyatrosu

Venedik Kulesi15. yüzyılda Venedik’in bir parçası olan Durres’te inşa edilmiş Yedikule Zindanları’na benzer bir yapı olan Venedik Kulesi, kentin sahil şeridini boylu boyunca kaplıyor. Geçirdiği depremler sonucu bir kısmı kalsa da yine de kente orijinallik katan büyük bir kısmı duruyor. Durres gezilecek yerler listesine ancak görülecek bir yer olarak girer çünkü burayı Yedikule’yi gezdiğimiz gibi gezemiyoruz.

arnavutluk-durres-gezilecek-yerler
Venedik Kulesi

Sahil: Durres tam bir sahil kenti bu yüzden Durres gezilecek yerlerinin başında bir uçtan bir uca sahil şeridi geliyor. Aralık ayında gittiğim için sahil kabalık değildi ve yemek yenecek yer yok denilecek kadardı. Tıpkı Türkiye’deki gibi çoluğu çocuğu alıp güzel havada sahile kendini atan Durres halkı, gördüğüm kadarıyla ya sahilin ortasındaki çay bahçelerinde oturuyor ya da neredeyse bizim atari dönemimizden kalma makinalarda oyun oynuyor.Tiran’da da beni şaşkınlığa uğratan çirkin ve alakasız binalar, güzelim Durres kentini de çirkinleştirmiş. Arnavutluk’ta bu evleri hangi inşaat firması yapıyor bilmiyorum ama ülkenin genelinde fena halde kafaya takılacak ve huzursuz edecek binalar var. Ben yüksek bina sevmeyen biri olarak Tiran’da kalacağım oteli de bu binalar yüzünden gittim alakasız bir köyde ayarladım ama bu binalarda kalmaktansa köyde kalmayı yeğlerim.

arnavutluk-durres-gezilecek-yerler

Küçük bir kent olması burada heykel bulunmaması anlamına gelmiyor. Gördüğüm kadarıyla sahil hattında altı tane heykel vardı. Denizin ortasında bir adacık gibi duran, kısmen marinaya benzeyen ama alakası da olmayan ve sanırım Durres’in en ciks mekanı olan yere doğru devam ediyorum. İçeride bir iki dükkan, bir iki de restoran dışında bir şey yok. Denize doğru uzanan bir yürüyüş yolu bulunuyor. Millet burada yürüyüp, fotoğraf çekiliyor. Olayı bu.

arnavutluk-durres-gezilecek-yerler

Durres’in denizinin yosunlu ve kestaneli olduğunu yukarıda belirtmiştim. Bunu bilen çılgın birkaç ufaklık yosunları lif lif ayırmış ve anlam yüklemeye çalıştığım bir oyun oynuyorlardı. Arnavutça’da ‘merhaba’, Türkçe ile aynı anlamda olduğu için ilk hamlede mutlu yüzleri yakalayarak oyuna biz de dahil olduk. Çocuklarla anlaşmamızı merhaba’da bitirdiğimizde anneleri geldi ve iyi niyet elçisi görevini üstlendi. Böylece bu yosun dolu hikayemiz, Arnavutluk’un en güzel hikayesi olarak hatıralarımıza kazındı.

Albanian College Durres ve Aleksandër Moisiu Üniversitesi: Durres’i turlarken karşımıza çıkan binalardan bazılarını beğenince, bu işte bir terslik var dedik. Sonra baktık ki lise ve üniversite binaları, kentin geneline yayılan binalar gibi Allah’lık değil. Gözümüz, gönlümüz açıldı çok şükür.arnavutluk-durres-gezilecek-yerler

Durres gezilecek yerler arasında Arkeoloji Müzesi ve aktör Alexander Moissi’nin Müze Evi de bulunuyor lakin küçük dediğim, hemen biter dediğim Durres’te çocuklarla oyun derken dönmem gerektiği için bu müzelere gidemedim. Dini yapılardan Shen Lucıa Katolik Kilisesi ve Shen Gjergji Ortodoks Kilisesi de Durres’te görülecek yapılardan. Durres’te kısa bir süre vakit geçirince, günü sadece tek bir kahve ile geçirdim. Ama Durres’te insana Küba’yı yaşatan bir mekanı da böyle keşfettim. İşte Durres’in dünyaya Havana’ya selam çakan armağanı. 

Tiran Gezilecek Yerler: Vizesiz Arnavutluk Şehirleri Arasında Favori

Türk Hava Yolları’nda uygun bilet bulunca, üstüne bir de vizesiz ülkelerden biri olunca Arnavutluk’un başkenti Tiran’a gideyim, Tiran gezilecek yerler rehberi çıkartayım dedim. Sonrasında yaşananlar ‘Tiran’da ne işin var?, onun yerine Silivri’ye gitseydin, inşallah turistik gezi olsun diye gitmiyorsundur’ şeklinde cereyan ediyor. Bir ülkenin başkentine dair bu söylentiler üzerine Tiran gezilecek yerler araştırması yapıyorum ve karşıma Ekşi Sözlük’ün “vizesiz diye Arnavutluk’a gitmek başlığı” çıkıyor.  Durumum tam olarak bu mu yani diye düşünüyorum. Arnavutluk’ta, özellikle Tiran’da hiç mi bir şey yok? Emin miyiz?

Tiran Gezilecek Yerler

Bir yerde görülecek hiçbir şey yoksa, bunun kararını ben vermeliyim dedim ve aldığım Tiran biletinin sonuna kadar arkasında durdum. Ve işin aslı, okuduğum ön yargılı yazılar sonrası Tiran’da gezilecek bir sürü yer ve yapılacak bir sürü şey buldum.

Tiran’a Gitmeden Önce Bilinmesi Gerekenler

  • Arnavutluk’a vize yok. Türkiye’den Tiran 1 saat 40 dakika sürüyor ve normalde 1 saat geride. Tabii artık 2 saat geride diyebiliriz.
  • Otel rezervasyonu ve dönüş bileti çıktılarını, ülkeye girişte yanınızda bulundurun.
  • Uçak biletiniz 300’den fazla olmasın. THY 320’ydi, Pegasus’ta 180’e vardı gidiş dönüş.
  • Ülkenin diğer adı ‘Kartallar Ülkesi’. Bayrağındaki sembol ülkenin her yerinde.
  • Tiran’da Müslüman ve Ortodoks halk bir arada yaşıyor.
  • Arnavutluk’un resmi dili Arnavutça. Vurgusu İtalyanca’ya, kelime dizilişi Rusça’ya benzese de kendine has zor bir dil. Merhaba, görüşürüz, çanta, çay, soba, şal, çanta, şapka, hadi, hoca, pencere gibi kelimeler,Türkçe ile aynı.
  • İngilizce bilme oranı düşük değil ama yüksek de değil. İtalyanca biliyorsanız şanslısınız. Tiran’da herkes Türkçe biliyor diyenlere ise inanmayın.
  • Arnavutluk’un para birimi ALL (Arnavutluk Leki). 1 Euro 135 Arnavut lekine tekabül ediyor. Yeme içme bakımından pahalı bir ülke değil ama alışveriş yapmak mantıksız.
  • Taksimetre 300 lekden açılıyor. 5 kilometrelik bir yol yaklaşık 650 leka (4 euro).
  • Şehir içi otobüsler 40 leka. Biletler otobüsün içinden alınıyor. Çünkü ülkede hala otobüste biletçi var.
  • Şaka değil, İstanbul’la yarışacak kadar trafiği olan bir şehir Tiran. Alakasız zamanlarda, alakasız yerlerde trafik kitleniyor.tiran-gezisi
  • Evler neredeyse yıkılacak. Allah korusun 4 şiddetinde deprem olsa sanki yerle bir olacaklar. Sıvasız onlarca ev var. Ve bazı evlerin sonu yok. Cadde boyunca uzanan komple binalar düşünün.
  • Her yerde Mercedes var. Zenginlikten değil, ülkede kaçak araba kullanımı serbest.
  • Tiran’da trafik ışıkları olmasına rağmen ışıklarda polis de bekliyor. Çünkü trafik ışıkları yayaya da arabaya da geçiş hakkını aynı anda veriyor. Hem bu yüzden, hem de şehirdeki trafik sorunundan dolayı Tiran’da trafik kazası sonucu ölümler yüksek. Yol kenarlarındaki ağaçlarda ve duvarlarda çiçekler, mumlar görürseniz bilin ki o yolda birisi trafik kazası geçirmiş ve vefat etmiştir.
  • Pırasalı Arnavut böreği ve meyhane usulü Arnavut ciğeri yok. Bulan varsa yorum bıraksın.
  • Miss World’den duyduğumuz ‘alllbeenniiaaa‘ da Tiran’da karşılaşmadığım gerçeklerden oldu. Bir iki kişi haricinde güzel ya da yakışıklı göremedim.
  • Esnafını sevdim. Taksi için hangi yolun daha ucuz tuttuğunu dahi söylüyorlar.
  • Euro dışında Türk Lirası’nı da Leka ile değiştirebilirsiniz. Bunun için adres Abdyl Frasheri Caddesi’ndeki dövizci amca.

    tiran-gezisi
    Tiran’da yılbaşı
  • Klasik Avrupa şehri gibi değil. Hafta sonu dükkanlar açık. Sabah 5’te otobüsler çalışıyor. Sabahın 6’sında neredeyse tüm lokantalar açık ve dolu. İşsizlik oranının yüksek olduğu Arnavutluk’ta, başka şehirlere hatta ülkelere çalışmaya gidenler sabahın erken saatlerinde yola koyuluyorlar.
  • Tiran’dayken, buraya çok yakın olan Durres‘e, Kruje‘ye ve Berat‘a, birkaç saat uzaklıktaki Shkoder‘e, Vlore’ye ve taş evler diyarı Gjirokaster‘e gitmek mantıklı. Ben 40 dakika olduğu için Durres’e gittim ama Gjirokaster’in güzel olduğunu duydum. Bir de yazın gidilecekse muhakkak Ksamil‘e gidiniz, öyle böyle değil.

Tiran Neresi ve Nasıl Bir Yer?

Dediğim gibi Tiran hakkında hep olumsuz yorumlar okuyunca, saçma oldu ama Arnavutluk’a gidince Tiran’ı araştırdım. Arnavutluk’un başkenti ve en büyük şehri olan Tiran’ın nüfusu yaklaşık 1 milyon. Tiran ne demek diye düşünürken -Tiran kelimesi ülkemizde malumunuz daha farklı anlamlara geliyor- eski Yunanca’da mutlak güç sahibi yönetici anlamına geldiğini öğrendim. 1614 yılında İşkodra Valisi Süleyman Paşa tarafından kurulan Tiran, 1919 yılında Arnavutluk’un başkenti oluyor. Arnavutluk ve Tiran’a en büyük damgayı vuran isim ise Enver Hoca oluyor. Enver Hoca kimdi, Enver Hoca dönemi Arnavutluk nasıldı bunu araştırmadan Tiran’ın eksik gezileceğini fark ettim. Enver Hoca (Enver Hoxha) 2. Dünya Savaşı’ndan 1985 yılına kadar Arnavutluk’un lideri olmuş komünist görüşlü bir isim. Görüşleri “Hocaizm” olarak bilinen bu isme dair bilgileri yazının devamında detaylı yazarak paylaşacağım.

Tiran Gezilecek Yerler

Tiran Hava Alanından Merkeze Nasıl Gidilir?

1 saat 40 dakikalık bir yolculuk sonrası Rinas Hava Alanı’ndayım. Pasaport kontrolündeki polis ‘Neden geldiniz?, İlk kez mi geliyorsunuz?, Kaç gün kalacaksınız?, Nerede kalacaksınız?, Burada kimseniz var mı?’ diye sorunca yoksa insanlar haklı mıydı oluyorum. Tiran hava alanından merkeze gitmek için önceden ayarladığımız transferi kullanıyoruz. Tiran gezisinin ilk notu, hava alanından merkeze götüren metro ya da otobüs yok. Ama Rinas Exspress adında bir shuttle servisi var. Alandan çıkın ve sola dönün, oradaki otoparkın içinde bekliyor shuttle. Fiyatı 250 leka; yol yarım saat sürüyor ve son durak İskender Bey Meydanı oluyor. Diğer çare ise taksi. Taksi ile merkez ise yaklaşık 2.200-2.500 lek (18 euro) gibi bir fiyat tutuyor.

tiran-gezisi
Tiran şehir için otobüsler 40 leka.

Tiran’da Nerede Kalınır?

Tiran’da nerede kalınır ben de bilemediğim için merkeze 15 dakika uzaklıkta olan ve Elbasan şehrine yakın bir köyde yer alan Hotel Baron‘da kaldım. Çok alakasız bir otel olduğu için ibret olsun diye kendimi feda ettim. Hotel Baron, Tiran’ın ünlü Dajti Dağı’na yakındı ve tek güzel şeyi manzarasıydı. Biraz da otel sahibi teyzeyi sevdim. Tiran merkeze gitmek için 10 dakikada bir geçen otobüsleri kullanınca problem olmadı ama bu oteli seçmeniz için hiçbir neden yok. Siz kalacaksanız Blloku Bölgesi‘nde kalın.

Otelin kahvaltısına gelirsem, genelleme yapmadan, sanırım Tiran ne tam Akdeniz ne de tam Avrupa kültürünü yansıtıyor. Kuzu, keçi yetiştiriciliği yapılan bir yerde olmamdan ötürü kahvaltıda beyaz peynir vardı fakat tatları kötü olduğundan yiyemedim. Sallama da olsa çay, iyi ki var. Kahvaltıda ayrıca pişi ve revani de vardı. Pişiyi anladım da, revani hayırdır?

tiran-gezisi

Tiran Gezi Rehberi

Tiran gezisinde görülecek çoğu yer için yürümek yeterli. Dajti Dağı gibi daha uzak yerlere gidilecekse şehir içi otobüs kullanılması gerekebilir ama bir iki yer dışında Tiran’ın en önemli yerleri yürüyerek geziliyor. Kentin önemli caddeleri İbrahim Rugova, İsmail Qemali, Pruga Murat Toptani, Myslym Shyri; en hareketli bölgesi ise Blloku.

tiran-gezisi
Murat Toptani Caddesi

İskender Bey Meydanı

Tiran gezisinin ilk durağı, ünlü İskender Bey Meydanı. Aynı meydana ve heykele Üsküp gezisinde de rastlamıştım. Yunanistan, Makedonya, Arnavutluk tarafından paylaşılamayan, her zaman Dyojen olmayı istemiş ve Dyojen’in ünlü “gölge etme başka ihsan istemem” sözündeki gölge olmuş İskender’e atfedilen bu meydana geldiğimde birçok tarihi yapıyı aynı anda görüyorum.

Meydanın ortasındaki atlı heykel, Arnavutların ulusal kahramanı İskender Bey. Meydanın çevresinde Ulusal Tarih MüzesiEdhem Bey Camii, Saat Kulesi, Belediye Binası, Hükümet Meydanı, Tiran Uluslararası Oteli ve Opera Binası bulunuyor. Ben çıkmadım ama tepeye doğru gidildiğinde Justinyen Kalesi‘ne çıkılabiliyor. Buradaki çoğu binanın tarihi olmadığını söyleyeyim. Enver Hoca Dönemi’nde yıkılan binalar yeniden yapılmış ve meydan bugünkü görünümü elde etmiş. İskender Bey Meydanı’nı gezerken merak edip Opera Binası’na girdim. Tesadüfen çocukların klasik müzik konserine denk gelmişim. Soralarsa ‘şu benim kız’ şeklinde bir savunma yapardım ama kimse bir şey demedi, ben de çocukların konserini izledim.

Ulusal Tarih Müzesi‘nde çağlara ait eserleri görmek mümkün. Arkeolojik kazılar sonucu Arnavutluk’ta bulunan eserler, Osmanlı Dönemi’ne ait el yazmaları, haritalar, Bağımsızlık Bildirgesi, İsmail Kemal’in kullandığı bayrak, kılıcı ve saati, İskender Bey’in heykelleri ile kılıcı ve miğferi müzede yer alıyor. Müzeye girişler ise ücretsiz.

tirana national history museum ile ilgili görsel sonucu

Edhem Bey Camii‘yi, Tiran’daki en güzel yapı olarak gösterebilirim. Kalem işi nakışlarla süslü olan Edhem Bey Camii, Enver Hoca’nın uygulamaları sonrası ibadete kapanarak müzeye çevrilmiş. Enver Hoca rejimi sonrası ise yeniden ibadete açılmış. Caminin hemen yanında Saat Kulesi bulunuyor.

Rinia Park

Tiran gezi rehberine alınası bir diğer nokta da Rinia Park. Parkın başladığı yerde bulunan Kisha Ortodoks Katedrali ve Çan Kulesi, Tiran’daki dinler arası hoşgörünün bir örneği. Katedrali gezmek mümkün.

Lena Nehri

Tiran’ın tam ortasından geçen Lena Nehri, dünyanın en uzun 10. nehri. Kaynağı Balkan Dağları olan Lena bu adı Lenin’den alıyor. Baykal Dağları’ndan Kuzey Buz Denizi’ne dökülen Lena Nehri, Tiran’ın binalaşan çehresine biraz olsun doğallık katıyor.

Tabak Köprüsü

Tiran’ın tarihi taş köprüsü, orijinal ve renkli bir binaya uzanıyor. Tiran’ın geçmişinden kalan nadir yapılardan biri olan Tabak Köprüsü’nün hemen arkasında ise Anadolu Ajansı var.

tabak bridge ile ilgili görsel sonucu

Frasheri Kardeşler Heykelleri

Balkanların genel tarzı olan ‘kimlik yaratmada heykel yapımı’ Tiran’da da kendini gösteriyor. Tiran’da her yerde heykel var ve içlerinde aşina olduğumuz bir isim yer alıyor. Edebiyatçı gençler toplansın. Soru 1: Modern anlamdaki ilk yerli romanımız hangisidir? Cevap Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat. İşte aşağıda heykeli bulunan Sami Frasheri, Türk Edebiyatı’nın ilk modern roman yazarlarından Şemsettin Sami‘nin ta kendisi. Aslen Arnavut olan ve soy adını aldığı Frasher Köyü’nde doğan Şemsettin Sami ve kardeşi Abdyl Frasheri’nin heykelleri Tiran’daki şaşkınlıklarımdan biri daha oldu.

SkyTower

Gezilecek değil görülecek bir nokta SkyTower. Tüm Tiran’a 360 derecelik panoramik bir seyir tepesi olan SkyTower’a çıkmak için 15. kata ulaşmanız gerekiyor. Burası aslında bir restoran ama ben sadece ‘bi manzaraya bakıp gidicem’ şeklinde yukarı çıktım. Tiran’ın manzarası en fazla ne olabilir derseniz, siz de haklısınız

Enver Hoca’nın Evi ve Mezarı

enver hocanın mezarı ile ilgili görsel sonucu

Geldik Arnavutluk’un en önemli ismi Enver Hoca’ya. Size tarihteki ilk ateist devletin Arnavutluk olduğunu söylesem…Bu bir gerçek ve ilki gerçekleştiren isim de Arnavutluk’a 1985 yılına kadar liderlik etmiş Enver Hoca. Osmanlı İmparatorluğu’na bağlı Arnavutluk’ta doğan Enver Hoca, aslında uzun yıllar islam eğitimi almış. Fransa’ya gidince tanıştığı komünizmle birlikte Arnavutluk tarihine damgasını vuracak Enver Hoca, Arnavutluk’u işgal eden İtalya’ya karşı durmuş.

Savaş bitince Arnavutluk’u komünist cumhuriyeti olarak ilan eder ve devlet başkanı olur Enver Hoca. Böylelikle bu ülke, Sovyet destekli ilk komünist rejimin kurulduğu devlet olarak tarihe geçer. Enver Hoca, Paris Barış Konferansında Arnavutluk’un sınır haklarını garanti altına alır. Stalin’le yakın ilişkide olan Enver Hoca, daha sonra rotasını MAO’ya çevirecektir. Fakat ilerleyen yıllarda hem Rusya’yı hem de Çin’i kapitalizmle suçlayarak kendi yolunu çizmiş ve Arnavutluk’u dış dünyaya tamamen kapatmıştır. Dışa bağımsız bir ülke yaratmada başarılı olan Enver Hoca’nın hırsına yenik düştüğü zamanlar başlar. 67 yılında Arnavutluk’u dünyanın ilk ateist devleti olarak ilan eden Enver hoca, muhalefet olan herkese acımasız davranmaya başlamış ve dini yapılar dahil olmak üzere birçok yapıyı yıktırmış. Bugün Arnavut halkının ‘diktatör‘ olarak kendisinden bahsettiği Enver Hoca’nın ölümünden sonra yeni yönetim batıya kapılarını açmış.

İyi mi kötü mü, doğru mu yanlış mu sorularından öte Arnavutluk halkına adeta Show Tv muhabiri edasıyla yanaşıyor ve ‘Enver Hoca’yı seviyor musunuz diyoruz’. Cevap istisnasız hayır. Taksici hayır. Garson hayır. Otel çalışanı hayır. Cafede tanıştığımız kadın hayır.

Tiran Piramidi

Tiran’ın en farklı yapısı piramit şeklindeki bu bina. 1988’de Enver Hoca’nın damadı tarafından müze olarak yaptırılan piramit, Arnavutluk’un yeni döneminde konferans merkezi ve sergi halini almış. Zaman zaman olaylara ve taşlamalara maruz kalan bu piramidin çoğu kısmı harabe halinde. Küçük bir kısmı ise Top Channel kanalının yayın merkezi olarak kullanılıyor.

Anladığım kadarıyla piramidin işlevi artık gençlerin üzerine çıkması ve kayarak aşağıya inmesi yönünde. Geçtiğim her farklı zaman diliminde bu piramide çıkmaya çalışan ya da kayarak inenleri gördüm. Piramidin lunapark olarak evrimleştiği videoyu aşağıda izleyebilirsiniz.

Bunker’ler

Tiran gezisindeki en ilgi çekici yer, bunker denilen yer altı sığınakları. Enver Hoca’yı okuduk. Şimdi bunker nedir, ne işe yarar, neden bunker’leri gezelim geliyor. Tiran’da 1 milyona yakın bunker varmış. Bunker aslında kömürlerin saklandığı yer demek. Ki bunker’ler, kömürle çalışan gemilerin olduğu dönemlerde yapılmış yapılar. Peki Tiran’da bunker’lerin ne işi var? İşaretler Enver Hoca’yı gösterdi değil mi? Arnavutluk’u savunmak için Enver Hoca tarafından yaptırılan bunker’lere tüm ülkenin parası harcanmış. Ve bu bunker’lerin inşasında kullanılan malzemeler o kadar sağlammış ki, şimdiki Arnavutluk toplansa yine de yıktıracak gücü bulamazmış. Halktan para toplayıp bunker yaptırıldıktan sonra evi barkı kalmayan bazı Arnavutlar (günümüz halkına göre komünistler), bu bunker’lerde yaşamaya başlamış. Öyle ki bunker’lerde mutfak, salon, hatta derslik var. Adeta bir üs olarak kullanılan bunker’lerden 2 tanesi gezilebiliyor.

Bunk’Art 2

İlk bunker, İskender Bey Meydanı yakınlarında yer alan ve müze konsepti ile halka açık olan Bunk’Art 2. 500 leka ödeyerek 110 odası bulunan bu bunker’i gezmek mümkün.

tiran-gezisiGirişte etkileyici ve ürkütücü bir ses tonuyla peş peşe isimler sıralanıyor. Tavanda yer alan kişilerin isimleri bunlar. Birçok Türk ismi duyduğumda şaşırıyorum. Müze, Enver Hoca dönemindeki komünist rejim boyunca kurban verilen isimlere adanmış. Onlara göre, Enver Hoca’nın kurban ettikleri müzesi olarak açılan Bunk’Art’, gezdiğim en farklı yerlerden biri oldu.

Bunk’Art 1

tiran-gezisiİkinci bunker’den çok daha etkileyici olan Bunk’Art 1′e gitmek için Dajti Dağı’na giden otobüslere binebilir ya da taksi kullanabilirsiniz. Taksi, 1000 küsur lekalarda tutacak, biraz tuzlu olacaktır. İçeriye giriş de 500 leka olunca otobüs mantıklı oluyor. Bir tünelin girişinde iniyorum ve bu tünelden içeriye giriyorum.

Bu bunker’imiz de yine Enver Hoca tarafından olası nükleer saldırılara karşı yaptırılmış bir başka sığınak. Arnavutluk’un tek anti-nükleer sığınağı olan Bunk’Art 1’de Enver Hoca ve dönemin başbakanı Mehmet Şehu’ya ait odalar bulunuyor. Komünizm rejimi tarafından “Tesis 0774” adıyla yaptırılan Bunk’art 1, 5 katlı ve 106 odaya sahip.

 

Odalarda askeri mühimmatlar, silahlar, haritalar, belgeler, ve envai çeşit eşya sergileniyor. Tiran gezisinin en etkileyici yeri Bunk’Art 1’in detaylı videosunu aşağıda izleyebilirsiniz.

Dajti Dağı

tiran-gezisi

Bunk’Art 1’e geldiysek Dajti Dağı da artık çok yakınımızda demektir. Sığınaktan çıkıp yukarıya doğru yürüyünce Tiran’ın ünlü Dajti Dağı‘na çıkan teleferiklere gelmiş oluyoruz.

Eğer siz şehir merkezinden gelecekseniz bindiğiniz otobüsün tabelasında Linza yazmalı. Bu otobüsün fiyatı 30 leka. Otobüsten inince biraz yürüyüp teleferiğe ulaşılıyor. Teleferik fiyatı da 800 leka. Dağın yamaçları oldukça dik. Binmeden önce haberiniz olsun istedim.

Tiran Yemekleri: Neler Yenir, Neler İçilir?

Tiran gezisinde hazır ola geçilecek meşhur Arnavut mutfağına geldi sıra. Türkiye’de yaşayan Arnavut göçmeni tanıdıklarınız varsa bu ülkenin yemeklerinin ne kadar güzel ve meşhur olduğunu benim söylememe gerek yok. Arnavut mutfağı denilince akla ilk gelen de Arnavut böreği, Arnavut ciğeri ve Arnavut biberi oluyor değil mi? Bakalım durum öyle mi?

Börek (Byrek): Arnavut böreğini seven biri olarak bu böreğin ana vatanına geldiysem börek yemeden dönemezdim. Benim bildiğim Arnavut böreği pırasalı olur. Fakat Tiran’da pırasalı börek yapan hiçbir yer bulamadım. Arnavutça’da ‘pıras’ denilen pırasayı börekçilere anlattımsa da kıymalı, patatesli, peynirli ve ıspanaklı börek bulabildim. Börek yemeden dönmeyeyim diye İskender Bey Meydanı’nın arkasında yer alan börekçiler sokağına girdim ve peynirli börek ile ayran söyledim. 4 dilim börek ve bir şişe ayran 200 leka (1.5 euro kadar) tuttu.

tiran-gezisi

Elbasan Tava: Arnavutluk’ta doğan bir başka yemek de elbasan tava. Kaldığım yer de Elbasan kentine yakın olunca sonuç kaçınılmazdı. Tiran’da nerede elbasan tava yenir diye sordum ve Era Restoran cevabını aldım. Burada 2 tane Era Restoran var. Benim gittiğim çok mu çok şirin olan, Tiran’da müdavimi olunacak Era Restoran 2.

tiran-gezisi

Elbasan tava kuzunun kol kısmından yapılıyor ve un, yoğurt ve sarımsak ile güveçte pişiriliyor. Burada hem etin iyi olması hem de yoğurtlu sosun iyi yapılması gerekiyor. Era 2, bu konuda oldukça başarılı bir iş çıkartmış. Elbasan Tava’nın fiyatı 610 lek (4.5 euro). Eğer elbasan tava gibi Arnavutluk’a özgü yemek arıyorsanız diğer alternatif de fergese oluyor. Arnavut ciğerinin bildiğimiz salçalı, soğanlı arnavut ciğeri gibi yapılmadığını görünce hayal kırılığı yaşamadım değil. Onun yerine menemene benzeyen bir yemek şeklinde geliyor ve adına fergese deniliyor.

tiran-gezisi

Trileçe: Balkanlardan fırtına gibi esen ve Türkiye’de de popülerliğini artıran trileçe tatlısını yerinde yemek gerekir diyerek UFO Cafe’ye gidiyorum. İskender Bey Meydanı’nda yer alan ve üniversiteyle bağlantılı bir cafe olan UFO’daki trileçe ne iyi ne de kötüydü. Trileçenin fiyatı 250 lek (2 euro)

tiran-gezisi

Makarna ve Pizza: Tiran’a fazlasıyla hakim olan İtalya etkisi, dilde olduğu kadar mutfak kültüründe de kendisini gösteriyor. Öyle ki Arnavutluk’ta küçük İtalya diyebileceğim sokak arası lokantalar mevcut. İtalya’daki ara sokak osteria veya pizzeria durumu Tiran’da geçerli. Tipik İtalyan lokantası olan Osteria Tirana makarnaları da İtalya’da yenilen lezzetleri aratmıyor.

tiran-gezisiSebze çorbası ve fesleğenli makarnaPizzalar için de yine VIP müşteri olarak aday adayı olacağım Era 2‘ye gidiyorum. Pizzalarının da elbasan tavası kadar başarılı olduğu Era 2’nin ayrıca bir İtalyan menüsü bulunuyor. İtalyan menüsünde yer alan pizzalar biraz daha pahalı.

tiran-gezisi
Başlangıç tabağı, pizza, pana cotta ve şarap

Çikolata: İstisnasız her akşam gittiğim, Era 2 ile birlikte insanı Tiran’a tekrar getirtecek CioccolatItaliani, kendi yaptığı çikolataları ve çikolatalı tatlıları ile gecenin geç saatlerine kadar kalabalık. Sıcak çikolatalarını ve krepleri çok başarılı. İki tatlının fiyatı ise 1.250 lek.tiran-gezisi

Çay: Bir kahve ülkesi olsa da Arnavutluk’a özgü çay bulunuyor. Adaçayı olduğunu anladığım bu çayı Tribeca Tirana Cafe‘de içtim. Bir demlikten üç bardak çıktığı için iki kişi bir demlik alabilirsiniz. Bal ve limon ile sunulan çay, her yerde bu şık bardaklarda servis ediliyor.

tiran-gezisi

Kahve: Tiran’ın kahve ve cafe kültürü oldukça gelişmiş. Ülke yememiş içmemiş cafe yatırımı yapmış diyebilirim. Adım başı cafe var ve birçoğu çok iyi dekore edilmiş. Binaları oldukça eski olan ve 90’lı yılları andıran Tiran’ın cafe ve barları bizden çok daha ileri seviyede. Kahve kültürünü önemseyen ve iyi kahve yapan Tiran’da birçok şubesi bulunan Mulliri Vjeter‘de Türk kahvesi bulunca buradan başka kahveciye gitmedim. Kahve fiyatları 50-100 lek skalasında.

tiran-gezisi

Tiran Gece Hayatı

Tiran’ın hiç de azımsanmayacak bir gece hayatı var. Bu hayatı şöyle sıralayabilirim: Casinolar, gece kulüpleri, yüksek müzikli pub’lar, cafeler. Boş mekan bulmak neredeyse imkansız. Anlıyorum ki Tiran gece yaşayan bir şehir. Tiran gecelerinin nabzı ise Blloku Bölgesi’nde atıyor. Aslında bu bölge komünist rejim döneminde halka kapanmış ve yalnızca komünist parti çalışanları ve aileleri tarafından kullanılan bir bölge imiş. Bugün ise cafeler, barlar ve özellikle gençlerin takıldığı bir yere dönüşmüş. Lizard Bar, Radio gibi en iyi mekanlar burada yer alıyor. Radio gittiğim tüm mekanlar arasında birinci sırada yer alıyor. Muhteşem dekorasyonu ile Era Restoran 2’nin hemen yanında.

tiran-gezisi
Tiran’ın en güzel mekanı Radio
Tiran’dan Ne Alınır?

Bir alışveriş şehri olduğunu düşünmediğim Tiran’da Balkanların en büyük AVM’si olan TEG bulunuyor. Otele 20 dakika yürüme mesafesindeki TEG, şehrin dışında olsa da TEG yazan otobüslerle kolaylıkla ulaşılabiliyor. Otel çalışanlarının ‘oraya yürünmez’ dediği ve buna rağmen yürümeyi tercih ettiğimiz TEG yolunda, yol kenarında insanların resimlerini ve çiçekler görünce neden bu ülkede sürekli dayılık yaptığımızı sorguladık. Evet o resimler, yürüdüğümüz yolda trafik kazasında hayatını kaybedenlerin resimleri.

tiran-gezisi

TEG’in içinde Özdilek, Penti, Flormar, LcWaikiki gibi birçok Türk firması var. Tiran’da alışveriş yapmak için avm’ye gidilmesine lüzum görmesem de market gezmeyi sevdiğim için uğradım. TEG dışında merkeze yakın bir başka AVM de ETC. AVM dışında Myslym Shyri Caddesi de alışverişlik bir nokta. Eğer Tiran’dan illa ki bir şey alacağım diyorsanız cumartesi günleri kurulan pazardan arnavut biberi alabilirsiniz. Balkanlara özgü bir sos olan ajvar da Tiran’dan alınacaklardan. Kozmetik, teknoloji ürünleri ya da giyim, Tiran’dan alınacak şeyler değil. Turkısh Coffee yazan farklı markalara ait kahve, İtalyan markalı değişik makarnalar da alınabilir.

Tiran’da Yılbaşı

Tiran’a aralığın ikinci haftası gittim. Meydanlar yılbaşı havasına girmişti. Anladım ki Tiran’a gelinecek en doğru zaman aralık. Gecenin geç saatlerine kadar herkes sokakta, meydanlarda dev yılbaşı ağaçları var, noel pazarları kurulmuş. Avrupa’nın noel anlayışı kadar şaşaalı değil elbette ama Tiran için gayet iyi diyebilirim.

tiran-gezisi

Tiran’ın noel pazarı daha çok yemek üzerine. Alanda lunapark, buz pateni pisti, devasa bir yılbaşı ağacı ve konser etkinlikleri var. Noel kulübelerinde sucuk ve köfte bolluğu olduğundan domuz eti hassasiyetiniz varsa eritilmiş peynir ve lokma tatlısı imdada yetişiyor.